1208 Abdullah ibn Mes’ûd (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Biz (İslâm’ın başlangıcında) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) namazda olduğu hâlde kendisine selâm verirdik; O da bize selâmla mukaabele ederdi. Biz Habeş Meliki olan Necâşî’nin yanından döndüğümüz zaman (yine namazda iken) Peygamber’e selâm verdik, fakat bu defa Peygamber bize selâmla mukaabele etmedi. Ve: “Şübhesiz namaz içinde (Allah ile) büyük bir meşguliyet vardır” buyurdu.