Ve Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den: “Sizler bana uyunuz, sizin arkanızdaki kimseler de size uysunlar” sözü zikrolunur
719 Âişe (r.anha) şöyle demiştir: Rasûlüllah’ın hastalığı ağırlaştığı zaman Bilâl gelip namaz vaktini bildiriyordu. Rasûlüllah:
‘Ebû Bekr’e insanlara namaz kıldırmasını emredin” buyurdu. Ben: Yâ Rasûlallah, şübhesiz Ebû Bekr hisli, gamlı bir insandır. Muhakkak ki o senin makaamında durduğu zaman insanlara işittiremeyecektir. Bu işi Omer’e emretsen, dedim. Rasûlüllah: “Ebû Bekr’e emrediniz, o insanlara namaz kıldırır” buyurdu. Ben Hafsa’ya da: Şübhesiz Ebû Bekr hüzünlü bir kimsedir. Muhakkak ki o senin makaamına durduğu zaman kıraati insanlara işittiremez. Omer’e emir buyursan, deyiver dedim. (Hafsa dediğimi yaptı.) Rasûlüllah: “Yûsuf Peygamber’in sahibeleri şübhesiz ki siz kadınlarsınız- Ebû Bekr’e, insanlara namaz kıldırmasını emrediniz” buyurdu. Ebû Bekr namaza girince, Rasûlüllah kendinde bir hafiflik hissetti de kalktı ve iki adam arasında dayanarak, iki ayağı yerde sürüne sürüne götürüldü. Nihayet mescide girdi. Ebû Bekr O’nun gelişteki hafif sesini işitince, gerilemeye davrandı. Rasûlüllah ona işaret etti. Akabinde Rasûlüllah geldi, nihayet Ebû Bekr’in soluna oturdu. Ebû Bekr ayakta namaz kılıyordu. Rasûlüllah ise oturarak namaz kılıyordu. Ebû Bekr, Rasûlüllah’ın namazına uyuyordu, insanlar da Ebû Bekr’in namazına uyuyorlardı.