Esved ibn Yezîd en-Nahaî, bir cemâati kaçırdığı zaman başka mescide giderdi (de cemâat faziletini kazanmağa çalışırdı).
Enes ibn Mâlik de mescidin birine içinde namaz kılındıktan sonra geldi, ezan okudu, ikaamet etti ve (yanındaki gençlerle birlikte) cemâat namazı kıldı.
651 Bize Mâlik, Nâfi’den; o da Abdullah ibn Omer’den olmak üzere haber verdi ki, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Cemâatle kılınan namaz yalnızın kıldığı namazdan yirmi yedi derece faziletli olur” buyurmuştur.