58 Bize Ebû Avâne, Ziyâd ibn Ilâka (125)’dan tahdîs etti. Şöyle demiştir: Ben Cerîr ibn Abdillah (radıyallahü anh)’dan şöyle derken işittim: Basra vâlîsi Mugîre ibn Şu’be’nin vefat ettiği gün (50) ayağa kalktı da, Allah’a hamd ve sena ettikten sonra: Başınıza bir emîr gelinceye kadar tek ve ortaksız olan Allah’a ittikaa, vakaar ve sekinet üzere bulunmanızı tavsiye ediyorum. Zîrâ emîriniz şimdi buraya geliyor, diye nasihat etti. Müteakiben: (Vefat eden) Emîriniz için Allah’tan afv dileyiniz, çünkü o afvı severdi, dedikten sonra amma ba’du: Ben Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e gelip:
– Müslüman olmak üzere sana bey’at edeceğim, dedim.
Şart ettiği şeyler arasında “her müslümâna hayırhah olmayı” da şart etti. Ben de bu şart üzerine bey’at ettim. Şu mescidin Rabb’ına yemîn ederim ki, ben sizin nasihat ediciniz, yani hayırhâhınızım, dedi.
Cerîr ibn Abdillah bu hutbeden sonra istiğfar ederek (minberden) indi.