İgigiler dişilerle birlikte Sedir dağlarındaki iniş yerine gittiler. Orada kendilerine korunaklı bir yer yapıp önderlere meydan okudular: Yoksunluk yeter, çocuksuzluk yeter artık! Adapit kızlarıyla evlenmektir dileğimiz. Buna ya razı olursunuz ya da tüm Dünya’yı ateşle yakar kül ederiz! Telaşa kapılan önderler, İgigilerin komutanı olan Marduk’tan duruma el koymasını istediler.
Meseleye ben çözüm arayacaksam eğer, yüreğim İgigilerden yanadır!
Böyle dedi Marduk diğerlerine. Benim yaptığım şeyden mahrum edilemezler! Enki ve Ninmah başlarını sallayıp, gönülsüzce razı olduklarını bildirdiler. Ancak öfkesi yatıştırılamayan Enlil’di.
Bir kötü işin peşinden bir diğeri geliyor; İgigiler görüp Enki’den ve Marduk’tan zinayı benimsediler. Gururumuzu ve kutsal görevimizi rüzgara teslim ettiler. Kendi ellerimizle doldurduk bu gezegeni Dünyalılar kalabalığıyla! Enlil büyük bir tiksintiyle konuştu.
İgigiler ve dişileri çekip gitsinler Dünya’dan! Lahmu’da koşullar çok kötüleşti, hayatta kalmak imkansız! Böyle diyordu Marduk, Enlil ve Enki’ye. Edin’de kalamazlar, diye öfkeyle bağırdı Enlil. Büyük bir iğrenme ifadesiyle ayrıldı toplantıdan.