5524 Sehl ibn Sa’d es-Sâidî (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ın yanından bir adam geçti. Rasûlüllah yanında oturmakta olan bir adama:
— “Şu adam hakkındaki görüşün nedir?” diye sordu. O adam:
— Bu, insanların eşrafından (şeriflerinden) bir adamdır. Vallahi bu zât bir kadınla nikâhlanmaya tâlib olsa nikâh olunmaya; birisi hakkında şefaat etse şefaati kabul edilmeye lâyık bir kimsedir, dedi.
Rasûlüllah sükût etti. Sonra oradan diğer bir adam daha geçti. Rasûlüllah yine yanında oturana:
— “Bu adam hakkındaki re’yin, görüşün nedir?” diye sordu. O da:
— Yâ Rasûlallah! Bu, müslümânların fakirlerinden bir adamdır. Bu, bir kadınla nikâhlanmaya tâlib olsa, nikâh olunmamaya; birisi hakkında şefaat ederse şefaati kabul edilmemeye; bir re’y söylerse sözü dinlenmemeye lâyık bir kimsedir, dedi.
Bunun üzerine Rasûlüllah:
— “İşte bu (fakîr) zât, öteki zengin gibi dünyâ dolusu insandan hayırlıdır!” buyurdu.