“Öyle değil, Rabb ‘ine and olsun ki, onlar aralarında kimi oraya, kimi buraya çektikleri (kavga ettikleri) şeylerde seni hakem yapıp, sonra da verdiğin hükümden yürekleri hiç sıkıntı duymadan tam teslimiyetle teslim olmadıkça îmân etmiş olmazlar” (Ayet 65)
4628 Urve ibnu’z-Zubeyr şöyle dedi: ez-Zubeyr, Harre mevkiinde hurmalıkları suladıkları su yolundan (su nevbetinden) dolayı Ensâr’dan bir adamla nizâlaştı.
Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem):
— “Yâ Zubeyr! Tarlanı sula, sonra suyu habsetme de komşuna doğru salıver!” buyurdu.
Bunun üzerine Ensârî zât:
— Yâ Rasûlallah, Zubeyr halanın oğlu olduğu için mi? diye ta’rîz etti.
Bu sözden dolayı Peygamber’in yüzü değişti. Sonra:
— “Yâ Zubeyr, tarlanı sula, sonra suyu tâ hurma ağaçlarının köklerine dönüp erişinceye kadar habset. Sonra suyu komşuna doğru salıver!” buyurdu.
Peygamber, Ensârî kendisini öfkelendirdiği zaman apaçık hükümde Zubeyr’in hakkını tastamam aldırttı. Halbuki birinci emirde onlara içinde genişlik bulunan bir işle emretmişti.
ez-Zubeyr şöyle dedi: Ben şu âyetlerin muhakkak bu hâdise hakkında indiğini zannediyorum: “Öyle değil, Rabb’ine and olsun ki, onlar aralarında çekiştikleri şeylerde seni hakem yapıp sonra da verdiğin hükümden yürekleri hiç sıkıntı duymadan, tam teslimiyetle teslim olmadıkça îmân etmiş olmazlar”.