“Hayır, öyle değil. Biz onun söyleyegeldiği sözü yazarız, azabını da uzattıkça uzatırız” (Âyet: 79).
4781-…….. Ben Ebu’d-Duhâ’dan işittim; o, Mesrûk’tan tahdîs ediyordu ki, Habbâb (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Ben Câhiliyet devrinde demirci idim. Benim Âs ibn Vâil üzerinde bir (kılıç yapma ücreti) alacağım vardı.
Râvî dedi ki: Habbâb, bu alacağını ödemesi için Âs ibn Vâil’e geldi. Âs:
— Sen Muhammed’e küfretmedikçe ben alacağını sana vermem, dedi.
Habbâb da:
— Vallahi ben Muhammed’e, Allah senin canını alıp, sonra da sen tekrar diriltilmedikçe küfretmem, dedi.
Âs:
— Öyleyse sen beni, öleceğim, sonra da diriltileceğim ve bana mal ve çocuk verilinceye kadar bırak da ben borcumu sana orada öde-yeyim, dedi.
Akabinde bu âyet indi: “Âyetlerimizi inkâr eden ve: Bana elbette mal ve evlâd verilecektir, diyen adamı gördün mü?”