"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Sünni Mezhepler

Sünni mezhepler, inanç yönnden iki din alimini temel almışlardır. Bunlardan ilki, 935 dolaylarında Bağdatta ölen Ebül Hasan Aliyyül Eşaridir. Önce akla değer veren Mutezili çizgisinde olan Eşari, daha sonra aklı dışlayıp nakli öne çıkarmıştır. Şafilik ve malikilik onun fikir çizgisinde oluşmuştur.
Semerkandın Matürid Köyünde doğup 944te burada vefat eden Ebu Mansur Muhammed bin Muhammedin (Matüridi) fikri ise Haneflikte kılavuz alınmıştır. Bu okul, akla daha fazla değer vermiştir. Bunlar, o dönemdeki yüzlerce alimden biridirler.
Süni mezhepler, çok daha sonra kurucuları olan alimlerin adı ile anılır olmuşlardır. Aslında bu alimler de yeni bir mezhep kurmak amacıyla yola çıkmış değillerdi. Onlar gelişen durumlar, ihtiyaçlar, genişleyen ve buna bağlı olarak değişen coğrafya nedeniyle Islam dinini zamana göre yorumlamaya çalışıyorlardı. Bu yorumlama, mezhep akımı olarak daha sonra keskin hatalarla birbirlerinden ayrıldı.
Sünnilikte zamanında birçok mezhep varken bunlar giderek azaldılar. Bu gün 4 okul ve buna bağlı olarak 4 mezhep kaldı. Bu mezhepler şnlardır:
Hanefilik: Kurucusu, İmam-ı Azam diye anılan Kufe doğumlu Ebu Hanife Numan bin Sabitir. Kendısı, zamanında Alevilerin 12 imamlarından 5. İmam Muhammed-ül Bakır ve 6. İmam Cafer-i sadıktan faydalanmıştır.
Tarıh, onun, yaşamıyla çok kuvvetli bir Ehl-i Beyt yandaşı olduğunu gösteriyor. Ebu Hanife, Emevilere karşı tavır takındı ve hilafetin Ehl-i Beyte aitolduğunu söyledi. Abbasiler 750de yönetime gelince onlara biat etti ama zulümlerini görünce tavır takındı. O, İmam Hasanın oğlunun oğlu Muhammedin Abbasilere karşı isyan edip Ehl-i Beyt adına hilafete el koyabileceği yolunda fetva bile verdi. Muhammed ve kardeşi İbrahim, Abbasi Halifesi Mansur tarafından şehit edildi. Mansur, Ebu Hanifeyi kontrol ve denemek için ona Bağdat kadılığını teklif etti. Ebu Hanife,bu kanlı padişahın zulmüne ortak olmamak için teklifi geri çevirdi. Bunun üzerine Mansur onu Bağdatta zindana attırdı. Başına ilk gün 10 kamçı vurdurttu. Bu kamçı her gün 10 artacaktı. Kamçı sayısı 110a çıkınca Ebu Hanife hastalandı ve 767 yılında şehit oldu.
İnançta, düşüncede tam bir Ehl-i Beyt yandaşı olan Ebu Hanifeden çok onun öğrencileri tarafından (örneğin 798de ölen Ebu Yusuf ile 805te ölen Ebu Abdullah) geliştirilen yönetim yanlısı okul, daha sonraları Hanefilik olarak anılmaya başladı.
Müslüman nüfusun önemli bölümünü oluşturan Hanefilerin, gerçek imamların Ehl-i Beyt için ne büyük işkenceler çektiğini bilmeleri gerekiyor. O zaman mezhep bağnazlığının yanlışlığı da anlaşılacaktır.
Geçmişte, iktidara yakın olan din adımları, Müslümanlığın yerine yönetim idolojisini koyup bunu da güçlülere sağladıkları mal, para ve mevki imkanları ile desteklediler. Arap örfü, geleneği ve kabilecilik, insanların zengin olma arzularıyla birleştirildi ve böylece emperyalist bir İslam anlayışı yaratıldı. Yağüma üzerine kurulan bu sisteme kısaca Arabizm denilebilir. Arabizmde, zorbalık, dinin yerine geçti ve Ehl-i Beyt yolu ezildi.
Bu ortamda oluşan mezheplerden Ehl-i Beyt yoluna en yakını Hanefilik idi. hanefilik, Türkler arasında kuvvetle yayılmıştır. Araplar ve Farslar arasında da taraftarı vardır. Afrikada ise yayılamamıştır.
Malikilik: Kurucusu Malik bin Enes 712de Medinede doğmuştur. İmam Cafer-ül Sadıktan da ders alan Malik 796da ölmüştür.
Bugün azınlık halinde Mısır, Tunus, Sudan ve bazı Afrika ülkelrindeazınlık olarak Malikiler bulunmaktadır.
Şafiilik: Bu mezhep Haşimi soyundan Muhammed bin İdris-i Şafii tarafından kurulmuştur. 767-820 tarihleri arasındayaşayan Şafii de zamanında Şii yandaşı olmakla suçlanıp hapse atılmıştır. Mısırda, Doğu Anadoluda, Kafkasya, Filipinler, Seylan, Endonezya Adalarında, azınlık halinde İranda Şafiiler yaşamaktadır.
Hanbellilik: Kurucusu Ahmed bin Hambel 780de Bağdatta doğdu ve 858de öldü. Bu mezhepten olanlar her çeşit yeniliğe bidat diyorlar ve karşı çıkıyorlar. Mezar ziyaretini bile günah sayan bu zihniyet, Harici isyan anlayışı ile birleşmiş ve Suudi Arabistanda Vehhabilik olarak hortlanmıştır.
Mezhep kurucusu Ahmed bin Hambel, Müsned adlı kitabında Ehl-i Beyte ve Aliye ilişkin onları yücelten hadisler aktarırken ve Ali hakkında ayrıca Menakıp adlı bir kitap yazmış iken, bu mezhebin yandaşları Muaviyeye hatta onun oğlu katil Yezide bile özel ilgi ve sevgi gösterirler.
Hanbellilik ile Vehhabiliği aynı sayarak, bu mezhebin azınlık olarak yaşadığını ama bugün Arabistan ile İslami çatışmaların şiddetlendiği bölgelerde egemen hale gelmeye başladığını anlarız.