Bir talip bir talip ile müsahip olmak dilerse, once bir kaç gün birbirinin gözleğinde olmaları gerektir. Tarikat içinde buna kazanç derler. Bir talip şöyle kazanç kazanmak gerektir ki; birbirinin yükünü götüreler, birbirlerinin gözüne ve gönlüne gireler, birbirinin birbirlerinin yoluna ve uğruna can ve baştan geçeler. Cem ehli de bunların durumuna bakıp göreler.
Eğer, onlarda yol-erkan uyarınca müsahip hali varsa, güzelce Erkandan geçirip, kurbanını yiyip, onları birbirine müsahip edeler. Ve eğer birbirinin halinde nesne yok ise, onlar müsahip değildir; onu alıp bir müsahibe verin. Zira ki musahip müsahibin her haline haldaş ve her yoluna yoldaş olamk gerektir; hatta ispat gerektir; can verip, ömür harcetmek gerektir; ta ki birbirinin kadrini kıymetini bilinceye kadar. Ve bu Tarik içinde müsahip müsahibinin yoluna kesik baş gerektir. Öyleyse, bilirsin ki, müsahipliğin erkanı budur. Ey talip! Sen dahi bir kimse ile müsahip olayım dersen, bu tarih ile yürü, bu dozen ile var ki, işin temiz ola; kemale eresin; noksanın olmaya. Erenlerin nutku budur.
Müsahip davisin kılan
Evvel baştan hali gerek
Ruhu hem ruha ulaşık
Cesed dahi ölü gerek
Gönül ayinesin silip
Kendi Kemalini bilip
Hırsı ile nefsi ölüp
Aşık ile can diri gerek
Gönül aynasın açana
Hakkı batıldan seçene
Oniki derbent seçene
Hakka giden yolu gerek
Gönlünde kibir tutmaya
Sevdiceğin unutmaya
Yırta-dike yare etmeye
Cerrahlıktan eli gerek
Şah hatayinin bendine
Şah gerek şah menendine
Lahmike lahmi yurduna
Şah Mürtaza Ali gerek