Kerbela katliamı; Aradan asırlar da geçse unutulmayacak kadar derin, anlamlı ve öğreticidir. Iyi ile kötünün, Mazlum ile zalimin, Onur ile onursuzluğun, Aydnlık ile karanlığın hesaplaşmasıdır. Pir İmam Hüseyin Kerbelada iyiliği, mazlumu, onuru ve aydınlığı temsil etmiştir.
Yine matem günün geldi,
Ah Hüseyinim vah Hüseyinim.
Senin derdin bağrımı deldi,
Ah Hüseyinim vah Hüseyinim.
Şehit düşmüş Şahı Merdan,
Ah Hüseyinim vah Hüseyinim.
Çöl yanıyordu, gök yanıyordu, gönüller yanıyordu, diller haykırıyordu; Su… su… su…
Pir İmam Hüseyin, o mübarek başını kaldırarak “bu ne Tufandır Yarab” buyurur.
Gönüller susmuş, yürekler susmuş, vicdanlar susmuştur. Bir avuç insan, insanlık değerlerinin yaşatılması için kanla mesaj yazmıştır.
Ehli Beyt kadınlarının feryadı Arş-ı alayı inletiyor. Kefensiz şehitler kanlar içinde yatıyorlar. Işte daha bebek yaşta Ali Asker, sanki parmağını emiyormuş gibi. Işte kardeşi yiğit Abbasın yüzü kanlar içinde ve kanlara bürünen nur yüzü, tanınmıyor halde. Kolları yok edilmiş. Isyanı bitmemiştir. Işte 18 yaşındaki fidan boylu Ali Ekberin, yumrukları sıkılı, gözleri açık kalmıştır. Sanki kendisine bakıp gülümsüyor gibi.
Pir İmam Hüseyin inilercesine „Yarab! Bana sabır ver, sabır ver“ buyurur. Fırat masum masum akıyor ve Çöl yanıyor gibi Isanlık feryad ediyor: Su Su… Su
Ve yürüdü Pir İmam Hüseyin. Güneş yakıyor ortalığı. Pir İmam Hüseyin tek tek yüzlerine bakar.
Aaaaahhhhhh yiğit kardeşim Zeynep! ne olmuş sana, ne haldesin böyle. Sana emanettir Ehli Beyt kadınları yılma, yıkılma sen. Sana muhtaçtır Zeynel Abbidinim.
Seyyide Zeynebin sabrı kalmamış gibi. Fakat direnmesi ve ayakta kalması gerekiyordu.
Kardeşi İmam Hüseyin, yüzüne baktığını görünce feryadıyla yer gök inlemeye başlar. Artık kaybedeçeği bir şey kalmamıştır. Yakınlarının ve evlatlarının acısı ile ölümü milyon kez tatmıştır.
Ölüm nedir ki? Ölüm, kavuşmaktır…
Dedesiyle, babasıyle, kardeşleriyle ve sevdikleriyle birleşmektir. Dedesinin kılıcını alır, Babasını sarığını takar, dedesinin hediye ettiği Zülcenah isimli Atına biner ve ölüm meydanına gelir.
Tüm metanetiyle seslenir. „Geldim işte. Bir ben kaldım. Ben ve sizler.“
10 Ekim 680 günlerden Cuma. Bir ok gelir dedesinin öpüp kokladığı boğazına ve ardından kılıç darbeleri ile kolları kesilir. Bir çok ölümcül yara darbelerinden sonra Pir İmam Hüseyin atından düşer…
Düştü Şah Hüseyin atından,
Sahrayı Kerbelaya.
Cibril var git haber ver,
Sultan-ı Enbiyaya…
10 Muharrem, günlerde Cuma. O gün sonsuzluğu aydınlatmak için Güneş batmıştır KERBELAda.
Insanların, insanca yaşamaları ve insan değerlerinin ayak altına alınmaması için yaşantısıyla, davranışlarıyla, cesaretiyle ölümü seçen Şehitler şehidi Pir İmam Hüseyin sadece islam aleminde değil, bütün insanlık için görkemli bir abide olmuştur.
Kerbela katliamı, islam ümmetinde safları netleştirmiştir. Zalime, asla biat edilmiyeceğini göstermiştir. Alevilik inancında, Kerbela katliamı büyük bir öneme sahiptir. Aleviler dünyanın neresinde olursa olsunlar, adları ne olursa olsunlar, Pir İmam Hüseyine gönülden bağlıdırlar. Onun için matem ve matem orucu tutarlar. Onun çektiği acıları bir an da olsa hissetmek için, çile çekerler. Aleviler, sadece matem tutarak Pir İmam Hüseyini anmazlar. Her anılışında daha onurlu yaşmayı öğrenirler.
Dünyanın neresinde insanlık zulüm görüyorsa, orası Kerbeladır. Nerede hayır ve şerin kavgası varsa orası Kerbeladır. Kerbela bir semboldür. Insanlık onurunun can vererek galip gelmesidir. Zulmün bedel ödenerek lanetlenmesidir. Kerbelada, Pir İmam Hüseyin değil insanlık onuru katledilmek istenmiştir.
Pir İmam Hüseyinin şahadeti de insanlık onurunun zaferidir. Fakat o zafer, insanlığa kan ve can verilerek bağışlanmıştır. Bu değerlere sahip olanlara kim ağlamaz ki! Pir İmam Hüseyini ve Kerbela şehitlerini anmak, insanım diyenlerin vefa borcudur.
Hz.Muhammed Mustafa; “Alimlerin ölümü, Alemlerin ölümüdür.” diye buyurmuştur. Fakat Pir İmam Hüseyin orada ölmemiş, yenidene doğmuş, alemleri ve insanlığı kucaklamıştır. “Imam Hüseyin” ismi, insanlığa sembol ve güzeliklerin birleşmesinde, insanlığa şemsiye olmuştur. Dünya döndükçe, Kerbela katliamı da unutulmayacakdır.
Ya Cenab-ı Hakk!
Pir İmam Hüseyin, Kerbela şehitleri ile On Dört Masum-u Pak hakkı için matemimizi ve matem orucumuzu dergahı izzetinle kabul etmeni temeni ederiz.
Pir İmam Hüseyine, Onun soyuna ve dostlarına selam olsun! Mervandan Yezide, Yezidden günümüz yezidlerin zihniyetine yüz bin kere lanet olsun.
Allah Allah, Hakk eyvallah. Pir İmam Hüseyin demine Huu