"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Muhammed Mustafanın, manevi yolculuğu

Tasavvuf ilminde, manevi yolculuk; Değişik evrelerden geçmekle birlikte, her türlü nefsani engelleri aşarak Allaha yakınlaşmaktır.
Hz.Muhammed Mustafanın Allaha yapmış olduğu manevi yolculuğu, semavi yolculuk veya Miraç olarak da ifade edilir. Manevi yolculuğu ifade eden bu üç kelime, aynı manadadır.
Semavi kelimesi Arapçadır ve kaynağı, sema sözcüğünden türemiştir; Gök ile alakalı, göksel anlamındadır. Semavi kelimesi, günümüzde Allahın katı ve yücelik manasında kullanılır.
Miraç kelime manası ise, Arapça olup göğe yükseliş yani Allahın katına yükselmek anlamına gelmektedir.
Manevi yolculuk, Can ile Cananın yani Muhammed Mustafanın, Allah ile buluşmasıdır. Diğer bir deyimle, zahiri alemden batıni aleme geçiştir. Batıni alemde, Allah katına yükselmek; Bir devrin bitimi ve diğer bir devrin başlaması demektir. Yani insanın kendi gerçeğinde veya özünde akıl gücüyle gerçekleştirdiği manevi yolculuktur.
Hz.Muhammed Mustafanın mana aleminde Allah ile buluşma yolculuğu, Melek Cebrailin rehberliğinde gerçekleşmiştir. Ancak Sidret-ül Müntehadan yani Allaha yaklaşmada Kamil-i Insanların varacağı SON SINIRdan sonra Muhammed Mustafa, Allahın huzuruna aracısız ve rehbersiz gitmiştir.
Semavi yolculuk, Kamil-i Insanların kendi özünde veya iç dünyasında akıl gücüyle gerçekleştirdiği manevi yolculuktur. Buradaki Melek Cebrail, akıldır.
Miracın amacı…
Insanların, ahlaki ve akli boyutta olgunlaşmasında kendilerine yardımcı olacak, doğru ahlağı ve doğru ilmi öğretecek bir Mürşid, bir Pir veya bir Rehber gerekmiştir. Çünkü Muhammed Mustafaya da Rehber gerekmiştir. Bu Rehber, Melek Cebrail olmuştur. Beşer insanların ham ervahlıktan olgunluğa, kemalete, erdemliğe, çağın adamı olabilmek için Mürşid, Pir ve Rehber gerekmektedir.
Mürşid, Pir ve Rehber Hakk ile hakikat ilmiyle kendini eğitmiş, irşad etmiş ve ilim irfan hikmetine erişerek karanlıklara ışık olma halidir.
Allahın Resulü Muhammed Mustafanın Peygamberlik sıfatıyla mükafatlanması, insanlara ve insanlığa hizmet etmektir; Onları aydınlatmak, doğru yolu göstermek, sorumluluk bilincine getirmek, paylaşmayı, sevmeyi, merhametli olmayı, hoşgörülü olmayı, insanlara bir nazarda bakmayı öğretmek ve eğitmektir. Alevi diliyle, irşad etmektir.
Hz.Muhammed Mustafa, Allah ile buluşma yolculuğunda Melek Cebrail tarafından irşad edilmiş ve Sidret-ül Münteha yani Allaha yaklaşmada Kamil-i Insanların varacağı SON SINIRdan sonra, yolculuğu tek başına gerçekleştirmiştir.
Dolayısıyla Muhammed Mustafanın görevi veya hizmeti insanları eğitmek, doğru yolu göstermek, doğru yola iletmek ve doğru yolda yürümeyi başarmak ise, insanların kendilerine bırakılmıştır.
Dünyevi alemden bir örnek verecek olursak…
Anne ve babanın görevi, çocuğun elinden tutarak tek başına yürümesini öğretmektir. Çocuk, yürümeyi öğrendikten sonra; Düşe kalka ayaklarının üstünde durmayı başarmak ve yürümek, kendisinin elindedir.
Manevi yolculuğun amacı, insanlığa hizmettir…
Peygamberlerin hizmetlerinden biri de çaresiz insanların dertlerine derman olmak, çaresiz zamanlarında umut olmak, onlara yardım elini uzatmak; Hasta, aç, susuz insanların haline haldaş olmak, ihtiyaçlarını gidermek, tüm mevcudata sahip çıkmak adına verilen ikrara bağlı kalmak Allaha yakın olmanın ve Onun rızalığını kazanmanın en kestirme yolu” olacaktır.
Allahın hüsnü rızasınız kazanabilene ve Ona yakın olabilene aşk olsun…