"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Zekat ve anlamı

Ortodoks Şeriat kuralları gereğince; Varlıklı müslümanların her yıl yoksullara vermek zorunda bulundukları, mallarının kırkta bir oranındaki kesimi. Yani Ortodoks Şeriata göre Zekat; Gönül rızalığı veya tercihin yapılması gereken bir ibadet olarak değil, bir zorunluluk olarak görülmektedir. Dolayısıyla fakirlere dağıtılmak üzere belirli gelir grubuna sahip insanların gelirinden, yaptığı yardımdır. Gönül rızalığı ile yapılmayan bir yardım, göstermelik bir yardımdan öteye değildir.
İlk sosyal paylaşımı Muhammed kırklar ceminde gerçekleştirmiştir. Manevi alemde Selman-ı Pakın parstan getirdiği engür ezilerek Kırklara paylaştırıldı. Muhammedin ilk paylaşımcılığı burada görüldü. Medineye döndü. Bütün yandaşlarını topladı, herkese birer ahiret, birer tarikat kardeşi edinmelerini söyledi. Mümkün olduğu kadariyle bir yerli ile bir göçmenin, bir zengin ile bir fakirin müsahip kardeşi olmasını kural koydu.
Hz.Muhammedin buyruğu üzerine her yandaş(sahabe) kendine bir kardeş bulur, bu yola inananlar birbirine musahip olurlar. Şahı Merdan Ali yalnız kaldığını görünce ayağa kalkarak; “Ey Tanrının elçisi ben tek kaldım; Ben kiminle kardeş olayım? der. Muhammed hemen söz alır ve “Ey Ali, sen benim kardeşimsin tıpkı; Musa ve Harun gibi. Ya Ali, bundan böyle sende seni izleyenlerin, sana inanların belini bağla”, buyurur.
“Hz.Muhammedin dileğine uyan Şahı Merdan Ali, Muhammed katında önce Salman-ı Farisin sonra Kamberin ardından da Süheylin kuşağını bağlar. Inananlar, bu durumu kutlamak ister. Içlerinden biri peksimet, hurma ve yağ getirir. Şahı Merdan Ali, Muhammedin huzurunda peksimet, hurma ve yağdan lokma yapar ve herkese sunar. Dağıtılan lokmadan bir lokma artar bu lokmayı, ozaman Medinede bulunan İmam Hasan, İmam Huseyin ve Fatma-tüz Zehra Anaya göndermeye karar verirler. Akabında orada bulunan meclis Selman-ı Faris-i görevlendirir ve Medineye ulaştırılır.
Hz.Muhammedin bu örneğinden de anlaşıldığı gibi Zekatın asıl amacı; Toplumsal yardımlaşma ve dayanışmadır. Yapılan bağışların, yardımların ve musahiplik kurumu ile gerçekleştirilen en büyük sosyal dayanışmadır. Musahiplik kurumunun felsefesinde; Canı cana, malı mala katmak anlayışı vardır. Dolayısıyla en makbul Zekat, bir gönüle girmektir. Çevresindeki yoksulları, fakirleri doyurmak ve giydirmektir; Onlara iş ve eğitim olanakları sağlamaktır.