Tasavvuf manasında, Vahdet-i Vücut-Nesnelerin birliği demektir.
Vahdet sözlük anlamı, birliktir. Çoğulu, tevhit ederek yani bir, haline getirilerek vahdete erişilmiş olur.
Vahdet-i Vücut, Varlıkların Birliği ve Varlıkta Birlik anlamında kullanılan bir Tasavvuf kavramıdır. Yaratan ile yaratılanların arasındaki ilişkiyi anlatan düşünce teorisidir. Başka bir deyimle yaratan Allah ile yaratılan nesnelerin kaynağının bir olduğu, aynı kaynaktan geldiğini savunan gizemci teoridir. Bu teorinin kaynağı, Allahın gizli bir hazine olup ve bu gizli hazinenin bilinmesi için zahiri yani dünyevi görünüş alanına çıkma ihtiyacı duymasına dayanmaktadır.
Allah, henüz tecellinin ortaya çıkmadığı ve Küntü Kenz yani zuhursuzluk aleminde gizli bir hazine iken, bilinmeyi istedi. Bunun için de Allahı kavramaya, idrake layık, kabiliyetli Kamil-i Insanı yarattı. Yoktan var olma teorisine göre kainat, sevgi ve aşk temeli üzerine yaratılmıştır.
Dolayısıyla yaratılan, yaratanın görünüş alanına çıkışıdır. Bu görünüş alanının merkezinnde ise, Kamil-i Insan vardır. Insan, evrenin „Küntü Kenzidir“ yani gizli hazinesidir, aynasıdır.
Insanın sadece küçük bir bedenden oluşmadığını, Şahı Merdan Ali şöyle ifade etmektedir; „Sen kendini küçüçük bir bedenn sanıyorsun, oysa ki koskoca bir evren sende gizlidir. Sen ey insan, açıklayıcı bir kitap gibisin. Harfler, içteki sırları açığa vuran vasıtalardır. Derman sende, fakat senin haberin yok. Insan tanrının konuşan dili ve ağzıdır. Sen seni bilirsen yüzün Huda-dır, sen seni bilmezsen Hakk sende cüdadır.“
Muhyiddin Ibn Arabinin buyurduğu gibi, Vahdet-i Vücudun özü; “Varlık, birdir ve o da, Allahın varlığıdır.”
Bu düşüncenin genel hatlarıyla, Vahdet-i Vücud Allahın tek varlık olması ve yaratılanların Allahın yansıması olduğudur. Dolayısıyla Kainatın-Evrenin özü, Allahın taa kendisidir.
Tasavvuf ilmi…
Tasavvuf Canab-ı Hakka, kalben ulaşmaktır. Kendi benliğinden siyrilip, Onun benliğinde erime sanatıdır-ilmidir.
Allahın benliğinde erimenin şartı Dünyevi hırslardan, nefsani beklentilerden, tüm kötü davranış ve alışkanlıklardan uzaklaşmaktır. Ilim irfan, edep erkan ile olgunluğa, kemalete erişip gönül evini paklamaktır. Yani kötü huylardan, temizlemek ve iyi huylarla varolmaktır.
Bu durum Alevi inancında, Tasavvuf yorumuyla Vahdeti Vücud-Mevcudatın Birliği anlayışıyla yaşamında Eline Diline Beline sahip çıkarak sevgiyi, dostluğu egemen kılarak kendisiyle ve çevresiyle barışık olmasıdır.
Marifet ilmine erişmiş bir ulu er, marifet kapısından geçip Sırr-ı Hakikat kapısına ulaşmayı hedefler. Ve bu kapıda, Kamil-i Insan ilmini elde ettikten sonra Allahın benliğinde eriyip Ona dost olur. Dolayısıyla her halükarda rıza göstererek Allah ile daima, dost kalabilme marifetidir.