Ilahi muhabbet, kötülükten arınıp, Allahın ilim sırına ermek ve güzel irfanıyla donanmaktır. Ilim, aklın ve irfan ise, bedenin olgunluğuna vesiledir. Cenab-ı Hakkın ilim ve irfanından nasiplenmek, Kemaletin sıfatına ermişliktir.
Ilahi muhabbetin sırrı
* Canab-ı Hakk, buyurmuş; Ey Davud! Evini temizle ki Allah oraya nazil olsun.
Davud peygamber sormuş; Ey Rabbim! Senin azametine ve celaline yaraşan ev hangi evdir?
* Canab-ı Hakk; Mümin kulumun kalbidir.
Davud peygamber; Peki onu, nasıl temiz tutayım?
* Canab-ı Hakk; Orda, bize ait olmıyan ne varsa hepsini yok et.
Ve eğer bizi arzu eden, bulmak isteyen bir garip görürsen ona orayı göster.
Zira bizim yerimiz mekanımız orasıdır…
Kaynak; alıntı
Ilahi muhabbette verilen mesaj, Allah ne gökte ve nede yerdedir. Allah kinden, kibirden, benlikten ve öfkeden arınmış Kamil-i Insanın kalbindedir.
Dolayısıyla Kalbi temiz tutmanın, manası; Insanoğlunun nefsi emarelerine hakim olmasıdır. Alevi deyimiyle Eline Diline Beline sahip olması, özü sözü bir olması, Hakk ile hakikat yanlısı olması, mazlumdan yana zalime karşı olması, hayatın tüm zorluklarına rağmen insanlık onuruna sahip çıkması, makam-zevk-çıkar yani Dünyevi zevkler için onurunu paraya-pula-maddiyete peşkeş çekmemektir.
Kalbi temiz tutmadaki amaç; Kötü ahlaktan, hal ile davranışlardan uzak Allahın ilim irfanına bezenip Kamil-i Insan olmaktır. Insan sıfatında görüne her insanoğlu, insandır anlamına gelmez. Çünkü insanlık vasıflarına sahip değildir, sahip olmak için hiç bir çaba göstermemektir.
Ulu Ozan Şah Hatayi, Insan sıfatını taşıyıp insan vasıflarına sahip olmayanlar hakkında şöyle demektedir
Ezel bahar olmayınca,
Kırmızı gül bitmez imiş,
Kırmızı gül bitmeyince,
Dertli bülbül ötmez imiş.
Bülbül hevestir ötmeye,
Sarılıp güle yatmaya,
Bahçıvan gülü satmaya,
Gül kadrini bilmez imiş.
Bahcıvan satma bu gülü,
Haramdır parası pulu,
Ağlatma dertli bülbülü,
Gözyaşını silmez imiş.
Bülbül güle hayran olur,
Hayran olur seyran olur,
Bazı insan hayvan olur,
Hayvan arif olmaz imiş.
Şah Hatayim ölmeyince,
Tenim turab olmayınca,
Dost dostan ayrılmayınca,
Dost kıymetin bilmez imiş.
Halk ozanı Daimi, Kamil-i Insannın konumunu gayet güzel dile getirmiştir
Kainatın aynasıyım,
Mademki ben bir insanım.
Hakkın varlık deryasıyım,
Mademki ben bir insanım.
Insan Hakkta Hakk insanda,
Ne ararsan var insanda,
Çok marifet var insanda,
Mademki ben bir insanım.
Tevratı yazabilirim,
İncili dizebilirim,
Kuranı sezebilirim,
Mademki ben bir insanım.
Bunca temenni dilekler,
Vız gelir çarkı felekler,
Bana eğilsin melekler,
Mademki ben bir insanım.
Daimiyim harap benim,
Ayaklara turap benim,
Aşk ehline şarap benim,
Mademki ben bir insanım.
Ulu Ozan ve Halk ozanımızın da buyurduğu gibi amaca hizmet etmeyince Arif olmak, Arif olmayınca Kamil-i Insan olmak ve Kamil-i Insan olmayınca Hakk ile hakikatle beraber olmak mümkün değildir.