"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Alevilikte, Dar erkanı ve Dar duruşları

Dava insanlık davasıdır, ne mutlu insanım diyene.
Dar erkanı
Şahı Merdan Alinin yaşam biçimine ve düşüncelerine bağlanarak Muhammed Mustafaya uzanan Aleviliğe etki eden diğer islami öğeler, dört büyük kişiden kaynaklanmıştır. Bunlar, Anadolu Alevilerince “dar” erkanı olarak kabul edilmişlerdir.
Dar, kelime manası; Ayağa kalkma, ayakta durma yani kıyamla Hakkın huzuruna durmaktır.
Inanç boyutunda; Maneviyette ölümden sonra, yeniden dirilip ayağa kalkmak, özünü kötülüklerden arındırmaktır.
Alevi inancında, Dar erkanı dört çeşittir
1-Dar-ı Mansur,
2-Dar-ı Fazlı,
3-Dar-ı Nesimi,
4-Dar-ı Fatma‘dır.
Dar-ı Mansur, kıyam halidir
Dara asılır şekilde Pir nazarına durup, elini sallandırıp berdar olmaktır.
Mansur, Maliki Kadısının verdiği fetva ile derisi yüzülerek şehid edilmiş büyük bir sufidir. Asıl adı Hüseyin olan ve 921 yılında Bağdatta can veren
Mansur, dar duruşu; Ayakta, dimdik durup sağ elini kalbin üzerine koyup ve sol el ise, yanına bırakılarak durulur.
Dar-ı Fazlı, rükü halidir
Aşk ola, dedikte secdeye varmaktır. Zira Fazlıyı, yüzü üstüne bıçağa bıraktılar. Fazlı gibi, hançer ciğerimde demektir.
1394 yılında, Iranda Alınca Kentinde; Timur tarafından astırılan Fazlullah adına, Fazlı darına durulur. Fazlı, eğilip iki elini karnından aldığı yaraların üstüne basarak, yolumdan dönmem anlamında secdeye kapanmıştır.
Fazlı dar duruşu; Iki elin, kalbinin üstüne kapatarak yarı eğilmiş vaziyette durulur.
Dar-ı Nesimi, secde halidir
Doğrulup oturduğu vakit, Dar-ı Nesimi olur. Nesimi gibi, postum yüzdürdüm demektir. Bir Sufi sıdk yani doğrulukla dara dursa, bu dört darın piri ol mümine şefaat eder.
Nesimi, 1417 yılında Halebde derisi yüzülerek şehit edilmiş bir Evlad- Resul‘dür. Batıl inanca karşı geldiği için, zamanenin gericileri Ulu Ozan Nesimiyi diz üstü oturtup derisini yüzmüşlerdir.
Nesimi dar duruşu; Diz üstü, oturup secdeye kapanma ve dara durma vaziyette durulur.
Dar-ı Fatma darı, teslimiyet halidir
Ayaklarını, birbirin üstüne koymaktır ve Pir İmam Hüseyin‘den kalmıştır.
Dar-ı Fatma, Ehli Beytin annesi Fatma-tüz Zehra Ana‘nın adına yapılır.
Hz.Muhammed Mustafa, torunları Şerif İmam Hasan ve Pir İmam Hüseyinden su ister. Sevgili dedelerine su getirmek için Pir İmam Hüseyin, daha erken davranmak isterken sol ayağının baş parmağı taşa takılarak kanamıştır. Sevgili dedesi görüp üzülmesin diye, sağ ayağını kanayan sol ayağının baş parmağının üstüne kapatarak, akan kanı gizlemiştir.
Fatma Ana, İmam Hüseyinin ayağını pansuman ettiği için Dar-ı Fatma denir.
Fatma Ana dar duruşu; Sağ ayak, sol ayak başparmağının üzerine gelecek biçimde, baş öne ağilerek bir saygı duruşudur.
Dar-ı Fatmada verilen mesajın önemi ve verilmek istenen asıl mesaj; Hakk ve hakikat yolunda, Masum olsan da özü dara çekmek gerekiyor.
Görüldüğü gibi bu saygı duruşu, islam dünyasında mazlumluğu temsil eden, fikri temsil eden, cehalete karşı olmayı temsil eden ulu erler adına yapılmaktadır.
Aşk ile, dar çeken didar göre
Not: Sinasi Koç dedenin, “Dar erkanı” hakkındaki bilgilerinden faydalanılmıştır.
(Bak: Şinasi Koç, Allah İnsanlardan Ne İstiyor, s. 109 vd.)