1287. Ebu Hüreyre, Resulallahın şöyle buyurduğunu naklediyor: «At bazı kimseler için sevap, bazıları için siper, bazıları için de vebaldir.
Atın, sevaba vesile olduğu kimseyi şöyle anlatabiliriz: Adam atını Allah yolunda hazırlamıştır. Onu bir boş sahaya veya bir otlağa bağladığı zaman bu saha veya otlağa atın ipi süründükçe her şey adam için sevap olur. Şayet at ipini koparır da bir iki tur koşarsa, bastığı ve gübrelediği yerler dolayısiyle yine adam için sevap yazılır. Eğer bir nehirden geçerken, adamın atını sulamak maksadı olmadığı halde at buradan su içerse yine adam adına sevap yazılır.
Yine bir adam vardır ki atını başkalarına yük olmamak, onlara muhtaç olmamak için hazırlar. Onu yederken olsun, binince olsun Allahın hakkını da unutmaz. İşte böyle kimse için de at siperdir.
Başka bir adam da vardır ki, başkalarına karşı övünmek, gösteriş yapmak ve müslümanlara karşı düşmanlık için atını hazırlamıştır. İşte böyle kimse için de atı vebaldir, yüktür.»
Resulallaha eşeklerle ilgili bir soru soruldu. Şöyle cevap verdi: «Günah ve sevabın her çeşidini açıkça belirten şu ayet-i kerimeden başka bu konuda bana bir şey nazil olmadı: «Her kim ki zerre miktarı hayır işlerse karşılığını görür, yine her kim ki zerre kadar fenalık yaparsa o da karşılığını görür.» (Zilzal, 99/2)