795. Alkame b. Mücezziz
İbnül-Aver b. Cade b. Muaz b. Utvare b. Amr b. Müdlic. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Musa b. Muhammed b. İbrahim b. el-Haris et-Teymi anlattı. O da babasından rivayet etti. Yine Muhammed b. Ömer dedi ki: Bize İsmail b. İbrahim b. Abdurrahman anlattı. O da babasından şöyle rivayet etti: İki arkadaştan birisi diğerinden daha farklı bir şekilde dediler ki: Habeşlilerden bazı insanlara, Mekkenin bir nahiyesinin sahilinde bulunan Şuaybe halkının kafileler halinde kendilerini gözetleyerek onları gördükleri haberi Resulallaha ulaşınca, Alkame b. Mücezziz el-Müdliciyi 300 kişilik bir askeri birlikle onların üzerine gönderdi. Alkame, onların üzerine yürüyerek denizdeki bir adaya kadar onları takip edince, kendisinden kaçtılar. Alkame, gazaya çıktıkları yerde bir müddet kaldıktan sonra geri dönünce, arkadaşlarından bazıları, herhangi bir tehlikeyle karşılaşmadıkları bölgelerden dönmek üzere izin istediler. O da onların başına Abdullah b. Huzafe es-Sehmiyi görevlendirerek onlara izin verdi. O da şakacı bir kişiydi. Biraz yol aldıktan sonra onlardan bazıları ısınmak ve üzerinde yemek pişirmek üzere ateş yaktılar. Abdullah dedi ki: Ben, “Bu ateşin üzerinden bir zıplama yarışı yapabileceğinizi tahmin etmiyorum.” deyince bazıları bu ateşin, üzerinden zıplama yapmak üzere yakıldığını zannederek üzerinden zıplamaya yeltendi. Bunun üzerine Abdullah, “Oturun bakalım! Ben sizinle beraber sadece biraz gülmek için bunu söyledim.” dedi. Bu durum Resulallaha iletilince, “Size birileri bir günah işleme konusunda bir emir verirse, ona uymayın!” dedi. Bize Hişam b. Muhammed es-Saib haber verdi. O da babasından şöyle dediğini nakletti: Ömer b. el-Hattab, Alkame b. Mücezzir komutasında bir orduyu Habeşistana gönderdiğinde orduda bulunan askerlerin tümü helak oldular. Bunun üzerine, Cevvas el-Uzri onlarla ilgili bir mersiye yazarak şöyle dedi: Selam ve saygıların en güzeli, Mücezzizin oğluna hep gidip gelir… Onun evladından, Abdülmelik b. Abdurrahman b. Alkamenın iki oğlu olan Abdullah ve Ubeydullah, kendi kavimlerinin ileri gelenleri idi. Cevvas onları da överek şöyle demiştir: Kederlerim üzerimde yoğunlaştı. Kederlerim üzerimde yoğunlaşınca, “Şu ikisi kimdir?” dedim. Biri Abdullahtır, gidip gelmekten üzengilerim yorgun düştüğü halde, Diğeri de Ubeydullah olarak ikisi de kayıtsız kalmadılar.
796. Harmele el-Müdlici
O, Ebu Abdullahtır. Yenbuda ikamet etmiş olup, Resulallahtan hadis dinler ve ondan hadis rivayet ederdi. Denildiğine göre o, Resulallah ile birçok seferlere katıldı.