Zaferin adı Kab b. Amrdır. Amr, en-Nebit b. Malik b. el-Evstir.
127. Katade b. en-Numan
[Katade b. en-Numan] b. Zeyd b. amir b. Sevad b. Zafer. Annesi, Üneyse bt. Kays b. Amr b. Ubeyd b. Malik b. Amr b. amir b. Ganm b. Adi b. en-Neccar olup, Hazrec kabilesindendir. Muhammed b. Ömer dedi ki: “Katade, Ebu Ömer künyesiyle bilinirdi.” Katadenin Çocukları: 1. Abdullah, 2. Ümmü Amr: Bu iki çocuğunun anneleri, Hind bt. Evs b. Hazeme b. Adi b. Übey b. Ganm b. Avf b. Amr b. Avf olup Abdüleşhelin anlaşmalıları olan el-Kavakıldandır. 3. Amr, 4. Hafsa: Bunların anneleri, el-Hansa bt. Huneys el-Gassanidir. Bundan farklı olarak, annelerinin, Ayşe bt. Cürey b. Amr b. amir b. Abdürezah b. Zafer olduğu da söylenmektedir. Abdullah b. Muhammed b. Umare, “Katadenin vefatından sonra günümüze kadar gelen bir nesli yoktur.” demiştir. Onun en son evladından [torunlarından] kalanlar; Ömer b. Katadenin, asım ve Yakup adındaki iki oğlu olup, bunlardan asım b. Ömer, Siyer ve diğer bilim dallarında yetişmiş alimlerden birisiydi. Ancak bunlar da vefat edince, kendilerinden kalan olmamıştır. Muhammed b. Ömer dedi ki: “Katade b. en-Numan, Ensardan olan yetmiş kişi arasında Akabe biatinde bulunmuştur.” Bu görüş, kendisi ile beraber, Musa b. Ukbe ve Ebu Maşerin rivayetine göredir. Muhammed b. İshak ise onu, Akabede bulunanlar arasında zikretmemiştir. Katade, Resulallahın arkadaşlarından olup, daha önce adları geçen okçulardan biriydi. Kendisi, Bedir ve Uhudda bulundu. Uhuddayken atılan bir ok, onun bir gözüne isabet ederek gözbebeğinin çıkıp yanağının üzerine akmasına neden oldu. O da, onu alıp Resulallaha getirerek; “Ya Resulallah! Benim çok sevdiğim bir hanımım var. Beni bu halde görürse, benden tiksineceğinden endişe ediyorum.” dedi. Resulallah da, onun yerinden çıkan gözünü, yerine koyarak eliyle düzeltti. O göz, düzelip eski haline geldi. Katade yaşlanınca, o göz diğerine göre daha güçlü ve daha da sağlam kaldı. Bize Abdullah b. İdris haber verdi; dedi ki: Bize Muhammed b. İshak haber verdi. O da asım b. Ömer Katadeden şunu rivayet etti: Katade b. en-Numanın gözbebeği Uhud gününde düştü veya gözü yanağının üzerine düştü. Resulallah da o gözü eliyle yerine koydu. Böylece, o göz en güzel ve en keskin bir göz haline geldi. Katade, Hendek ve diğer savaşların tümüne Resulallah ile beraber katılmıştır. Fetih gününde de, elinde, Zaferoğullarının sancağı bulunmaktaydı. Katade, Resulallahtan birçok hadis rivayet etmiştir. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana, Muhammed b. Salih haber verdi. O, asım b. Ömer b. Katadeden şöyle dediğini rivayet etti: Katade b. en-Numan, Hicri 23. yılda altmış beş yaşındayken vefat etti. Ömer b. el-Hattab, Medinede onun cenaze namazını kıldırdı. Allah ona rahmet eylesin. Kabrine de; onun anne bir kardeşi olan Ebu Said el- Hudri ile Muhammed b. Mesleme ve el-Haris b. Hazeme inmişlerdir.
128. Ubeyd b. Evs
[Ubeyd b. Evs] b. Malik b. Sevad b. Zafer. Kendisi, “Ebün-Numan” künyesiyle bilinirdi. Onun annesi, Lümeys bt. Kays b. el-Kureym b. Ümeyye b. Sinan b. Kab b. Ganm b. Selime olup, Hazrec kabilesindendir. Vefatından sonra geride kalan çocukları olmasına rağmen hep vefat edip gittiler. Ubeyd, Bedirde bulunmuştur. Diyorlar ki: “Abbası, Nevfeli ve Akili esir aldıktan sonra onları bir ipe bağlayıp Resulallaha getirdiğinde, Resulallahın kendisine; “Bunlara karşı, sana kesinlikle değerli bir melek yardım etmiştir.” dediği kişi, odur. Resulallah bu nedenle kendisini, “Mukarrin” olarak adlandırmıştır. Selimeoğulları ise, Abbası, Ebül-Yeser Kab b. Amrın esir aldığını iddia etmişlerdir. Muhammed b. İshak da böyle söylemektedir. Ubeydin Bedirdeki bu hatırası üzerinde, Musa b. Ukbe, Muhammed b. İshak ve Muhammed b. Ömerin ittifak etmelerine rağmen, Ebu Maşer bunu zikretmemektedir. Bu ise bize göre, kendisinin veya kendisinden rivayet edenlerin bir vehmidir. Çünkü Ubeyd b. Musanın Bedirdeki bu durumu, hiç kimseye gizli kalamayacak derecede meşhurdur.
129. Nasr b. el-Haris
[Nasr b. el-Haris] b. Abdürezah b. Zafer. “Ebül-Haris” künyesiyle bilinmektedir. Annesi, Sevde bt. Sevad b. el-Heysem b. Zaferdir. Nasrın babası Ebül-Harisin Resulallah ile arkadaşlığı vardır. Onun vefatından sonra geride kalan çocukları, hep vefat edip gitmişlerdir. Ebu Maşer, Muhammed b. Ömer, Abdullah b. Muhammed b. Umare el-Ensari ve Hişam b. Muhammed b. es-Saib el-Kelbi, onu bu şekilde adlandırmışlardır. Onlar, onun adının ve nesebinin “Nasr b. el-Haris” olduğu konusunda herhangi bir ihtilafa düşmemişlerdir. Muhammed b. İshak, kitabında onun adının, “Nümeyr b. el-Haris” olduğunu rivayet etmişse de bu, hata olup Muhammed b. İshakın ravilerinden başka, hiç kimse tarafından böyle bir iddianın ileri sürüleceğini sanmıyorum.