102. Sad b. Havle
Yemen halkından anlaşmalıları olup, Ebu Said künyesiyle bilinirdi. Musa b. Ukbe, Muhammed b. İshak ve Muhammed b. Ömer böyle demişlerdir. Ebu Maşer ise, adının Sad b. Havli olduğunu ve onun Yemen halkından olup onların müttefiki olduğunu söylemiştir. Muhammed b. Sad da dedi ki: “Kendisinin onların müttefiki değil, Rühm b. Abdüluzza el-amirinin mevlası olduğunu söyleyeni duydum.” Muhammed b. İshak ile Muhammed b. Ömerin rivayetine göre, ikinci Habeş muhacirlerindendir. Musa b. Ukbe ile Ebu Maşer ise, bu durumu zikretmemişlerdir. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Muhammed b. Salih anlattı. O da asım b. Ömer b. Katadeden şöyle dediğini rivayet etti: Sad b. Havle, Mekkeden Medineye hicret ettiği zaman, Külsum b. el-Hidme konuk olmuştur. [Dediler ki:] Sad b. Havle, yirmi beş yaşındayken Bedirde bulunduğu gibi, Uhud, Hendek ve Hudeybiyede de bulundu. O, Sübeya bt. el-Haris el-Eslemiyyenin eşi olup, kendisinin vefatından kısa bir müddet sonra Sübeya doğum yapınca, Resulallah kendisine; “İstediğinle evlenebilirsin.” demişti. Sad, Mekkeye gitmiş ve orada vefat etmişti. Fetih yılında Sad b. Ebu Vakkasın umre yapmak üzere el- Ciraneden döndüğü sırada Mekkede hastalanınca Resulallah kendisini ziyaret etmiş “Allahım! Sahabilerime hayatlarını hicrette geçirmelerini nasip et ve onları, gerisin geri eski hallerine döndürme!” şeklinde dua etmiştir. Ancak bu durum zavallı Sade nasip olmayıp onun, Mekkede vefat etmesine Resulallah üzülerek ağlamıştır. Çünkü Resulallah , sahabilerinden hiçbir kimsenin, hicret ettikten sonra, bir daha Mekkeye dönmesini veya haccın gereklerini yerine getireceği süreden daha uzun süre orada ikamet etmesini uygun görmüyordu. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Süfyan es-Sevri haber verdi. O Abdurrahman b. Humeyd b. Abdurrahmandan, o es-Saib b. Yezidden, o da el-Ala b. el-Hadramiden şöyle dediğini rivayet etti: Ben Nebiden şöyle dediğini duydum: “Muhacir veda tavafından sonra Mekkede üç gün ikamet edebilir.”