Bize İsmail b. İbrahim el-Esedi haber verdi. O Eyyubden, o da Amr b. Dinardan şöyle dediğini rivayet etti: Cabir b. Zeydden birçok mesele sorulduğunda, “İşte İbn Abbasın mevlası İkrime burada. Bu denizden sorun.” derdi. Bize İsmail b. İbrahim el-Esedi haber verdi. O da Eyyubden şöyle dediğini rivayet etti: Said b. Cübeyrin şöyle dediğini duydum: Eğer İkrime onlara hadis rivayetlerini kesse, bineklere binilir ve ona gidilir. Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd haber verdi; dedi ki: Bize Eyyub b. İbrahim b. Meysere haber verdi. O da Tavusun şöyle dediğini rivayet etti: Eğer İbn Abbasın şu mevlası Allahtan korkup konuşmasaydı uzaklardan bineklere binilir, ona gelinirdi. Bize Müslim b. İbrahim haber verdi; dedi ki: Bize Selam b. Miskin haber verdi; dedi ki: İkrime tefsirde insanların en bilginiydi. Bize İsmail b. İbrahim haber verdi. O da Eyyubden şöyle dediğini rivayet etti: İkrime dedi ki: Çarşıya çıkıyorum. Bir adamdan bir söz duyuyorum. Bana ilimden elli kapı açılıyor. Bize Ubeydullah b. Musa haber verdi; dedi ki: Bize Şeyban haber verdi. O da Ebu İshaktan şöyle dediğini rivayet etti: İkrime geldi; Said b. Cübeyr orada otururken hadis rivayet etti ve otuz konuyu ele aldı. Hadis sahipleri, “Hepsinde de isabet etti” dediler. Bize arim b. el-Fadl ve Ahmed b. Abdullah b. Yunus ikisi haber verdiler; dediler ki: Bize Hammad b. Zeyd haber verdi. O ez-Zübeyr b. el-Hirritten, o da İkrimeden şöyle dediğini rivayet etti: İbn Abbas ayaklarımı bağlar; bana Kuran ve sünneti öğretirdi. Bize Musa b. İsmail haber verdi; dedi ki: Bize Gassan İbn Mudar Ebu Mudar haber verdi. O da Said b. Yezidden şöyle dediğini rivayet etti: İkrimenin yanındaydık. Bize, “Size ne oluyor da iflas ettiniz?” Yani “Neden bana sormuyorsunuz?”