Bize Abdülvehhab b. Ata el-İcli haber verdi; dedi ki: Bize Avf haber verdi. O el-Hasandan şöyle dediğini rivayet etti: Peygamberi yıkadılar kefenlediler ve ona kokular sürdüler. Sonra bir divanın üzerine kondu. Bütün Müslümanlar cenaze namazını kılıncaya kadar grup grup içeri alındılar. Namaz kılanlar dışarı çıkartılarak içeri başka bir grup alındı. Bize Ebu Bekir b. Abdullah b. Ebu Üveys ve Halid b. Mahled el- Beceli haber verdiler. Onlar Süleyman b. Bilalden, o da Abdurrahman b. Harmeleden, Said b. el-Müseyyebi şöyle derken işittiğini rivayet etti: Resulallah vefat ettikten sonra divanının üzerine kondu. İnsanlar bölük bölük yanına girip ona namaz kılıp çıkıyorlardı. Kimse onlara imamlık yapmıyordu. Bize Man b. İsa haber verdi; dedi ki: Bize Malik b. Enes kendisine, Resulallah vefat ettiğinde insanların bölük bölük yanına girerek imamsız olarak ona namaz kıldıkları bilgisinin ulaştığını haber verdi. Bize Yakup b. İbrahim b. Sad ez-Zühri haber verdi. O babasından, o Salih b. Keysandan, o da İbn Şihabdan şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah bir divanın üzerine kondu. Müslümanlar grup grup içeri girip kimse onlara imamlık yapmadan namaz kılıp ona selam verdiler. Bize el-Hakem b. Musa haber verdi; dedi ki: Bize Abdürrezzak b. Ömer es-Sekafi haber verdi. O ez-Zühriden şöyle dediğini rivayet etti: Bize ulaşan habere göre insanlar gruplar halinde içeri girip ona namaz kılıyorlardı. Onlara namazlarında imam olan kimse yoktu. Bize Affan b. Müslim ve Esved b. amir haber verdiler; dediler ki: Bize Hammad b. Seleme haber verdi; dedi ki: Bize Ebu İmran el- Cevni haber verdi; dedi ki: Bize, olaya şahit olan Ebu Asim şöyle diyerek haber verdi: Resulallah vefat ettiğinde “Onun üzerine nasıl namaz kılalım?” dediler. Onlara, “Şu kapıdan bölük bölük içeri girin. Ona namazı kılın ve diğer kapıdan çıkın.” dediler. Bize Haşim b. el-Kasım haber verdi; dedi ki: Bize Salih el-Mürri haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Hazim el-Medeni haber verdi; dedi ki: Resulallah Allahın onu vefat ettirdiği yerdeydi. Önce Muhacirler grup grup içeri girdiler; namazlarını kılıp çıktılar. Sonra Ensar girdi; onlar da aynı şekilde namazlarını kılıp çıktılar. Sonra Medineliler içeri girdi. Erkekler namazlarını kılıp bitirdikten sonra kadınlar girdiler. Kadınların bazıları yüksek sesle bağrışıp ağlaşmaya başladı. Bu arada evde gür bir ses duyuldu. Dağılıp sustular. Biri şöyle diyordu: “Her ölenin ardında Allah var. Her musibetin yanında Allah var. Göçüp gidenin yerinde Allah var. Kazançlı olan sevap kazanandır. Kaybeden ise (sabrın) sevabını kaybedendir.” Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Übey b. Abbas b. Sehl b. Sad es-Saidi anlattı. O babasından, o da dedesinden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah vefat ettiğinde kefenlenip divanının üzerine kondu. İnsanlar gelip -imam olmaksızın- cemaat cemaat üzerine namaz kılıyorlardı. Önce erkekler, sonra kadınlar içeri girip namazlarını kıldılar. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Abdülhamid b. İmran b. Ebu Enes anlattı. O babasından, o da annesinden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah divanının üzerindeyken içeri girenlerdendim. Kadınlardan meydana gelen saflar halinde yanında durduk. Dua edip namaz kıldık. Çarşamba akşamı defnedildi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Musa b. Muhammed b. İbrahim b. el-Haris et-Teymi şöyle diyerek anlattı: Şu bilgiyi babam tarafından yazılmış bir sahifede buldum: Resulallah kefenlendikten sonra divanının üzerine kondu. Ebu Bekir ve Ömer içeri girip, “Ey Peygamber! Allahın rahmeti ve bereketi üzerine olsun!” dediler. Onlarla beraber evin alabileceği kadar Ensar ve Muhacirden bir grup insan da içeri girdi. Onlar da Ömer ve Ebu Bekirin selam verdikleri gibi selam verdiler. Saf tuttular. Kendilerine imamlık yapan kimse yoktu. Ebu Bekir ve Ömer ön safta Resulallahın önündeydiler. Resulallah için şöyle dediler: “Allahım! Şehadet ederiz ki, kendisine indirileni tebliğ etti. Ümmetine nasihat etti. Allah dinini aziz kılana ve kelimeleri tamamlanıncaya kadar Allah yolunda cihad etti. Ortağı olmayan sadece Ona iman etti. Ey Allahımız! Bizi onunla indirilen söze tabi olanlardan eyle. O bizi, biz de onu tanıyana kadar, bizi onunla bir araya getir. O müminlere karşı hoşgörülü ve merhametliydi. Asla iman karşılığında bir bedel istemiyoruz ve imanı bir değer karşılığında satmayız.” dediler. Oradakiler “amin! amin!” dediler. Sonra erkeklerin tümü namazlarını kılana dek namaz kılanlar çıkıyor; namaz kılmak için başkaları içeri giriyorlardı. Ardından kadınlar, sonra çocuklar içeri girip namaz kıldı. Namaz kılma işi bitince defnedileceği kabrin yeri hususunda birbirleriyle konuşmaya başladılar. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana İbn Ebu Sebre anlattı. O Abbas b. Abdullah b. Mabedden, o babasından, o da Abdullah b. Abbastan şöyle dediğini rivayet etti: Peygambere ilk namaz kılan Abbas b. Abdülmuttalib ve Beni Haşimdir. Onlar çıktıktan sonra Muhacirler ve Ensar girdi. Onlardan sonra diğer insanlar grup grup içeri girdi. Ardından çocuklar, daha sonra kadınlar içeri girip namaz kıldılar. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Muhammed b. Abdullah haber verdi. O ez-Zühriden, o Urveden, o da Ayşeden İbn Ebu Sebrenin hadisinin aynısını rivayet ettiler. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana İbn Ebu Sebre anlattı. O Abbas b. Abdullah b. Mabedden, o İkrimeden, o da İbn Abbastan şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah Pazartesi güneş batmak üzereyken divanının üzerine kondu. Salı günü güneş batıncaya kadar divanının üzerinde kaldı. İnsanlar, Resulallah divanının üzerindeyken kabrinin kenarında ona namaz kıldılar. Onu divan tarafına gömmek istediklerinde ayakları tarafından mezara indirildi. Mezara inenler Abbas b. Abdülmuttalib, el-Fadl b. el- Abbas, Kusem b. el-Abbas, Ali b. Ebu Talib ve Şukrandı. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Abdullah b. Muhammed b. Ömer b. Ali b. Ebu Talib anlattı. O babasından, o dedesinden, o da Aliden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah divanın üzerine konulunca Ali, “Kimse imamlık yapmasın. O hayattayken de ölü iken de imamınızdır.” dedi. İnsanlar bölük bölük içeri girip saflar halinde imamları olmadan tekbir getirerek namazlarını kıldılar. Ali ise Resulallahın yanında duruyor ve “Allahın selamı, rahmeti ve bereketi üzerine olsun ey Allahın Resulü! Allahım biz şahitlik ediyoruz ki, o kendisine ineni tebliğ etti. Ümmetine nasihat etti. Allah dinini aziz kılıncaya ve kelimesi tamamlanıncaya kadar Allah yolunda cihad etti. Sadece ortağı olmayan Allaha iman etti. Allahım! Bizi Allah tarafından ona indirilene tabi olanlardan eyle. Ondan sonra bizi dininde sabit olanlardan kıl. Bizi onunla bir araya getir.” diyordu. İnsanlar da “amin! amin!” diyorlardı. Tüm erkekler namazlarını kıldıktan sonra kadınlar, sonra da çocuklar namaz kıldılar. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Ömer b. Muhammed b. Ömer anlattı. O da babasından şöyle dediğini rivayet etti: Resulallahın yanına ilk girenler Beni Haşimdi. Sonra Muhacirler, sonra Ensar, sonra diğer insanlar. Bunlar namazlarını bitirdikten sonra kadınlar, ardından da çocuklar içeri girdi. Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bize Süfyan b. Uyeyne haber verdi. O Cafer b. Muhammedden, o da babasından şöyle dediğini rivayet etti: Peygamberin üzerine imam olmaksızın Müslümanlar bölük bölük yanına girip namaz kılmaları suretiyle namaz kılındı. Namaz kılma işi bitince Ömer, “Cenazeyi sahiplerine bırakın!” diye seslendi.