Sonra Resulallahın hicretinin 7. yılında Zilkade de yapılan kaza umresi meydana geldi. [Dediler ki:] Zilkade hilali doğunca Resulallah ashabına Hudeybiyede müşrikler tarafından engellendikleri umrenin kazasını ifa etmek için hazırlanmalarını emretti. Hudeybiyede hazır bulunan hiçbir kimsenin bu kaza umresinden geride kalmamasını emretti. Herkes katıldı. Hayberde şehit düşen birkaç kişi ile vefat eden birkaç kişinin dışında herkes katıldı. Resulallah ile beraber bazı Müslümanlar umreci olarak katıldılar. Kaza ümresine katılanların sayısı 2.000 kişiydi. Medineye Ebu Rühm el-Gıfariyi bıraktı. Resulallah beraberinde altmış deve götürdü. Götürdüğü bu kurbanlıkların sorumluluğunu Naciye b. Cündüb el-Eslemiye tevdi etti. Resulallah kılıç zırh ve mızrakları beraberinde götürmüştü. Seferde yanlarında 100 at vardı. Zülhuleyfeye vardığında atlı birliği önden gönderdi. Başlarında Muhammed b. Mesleme vardı. Silahları da önden gönderdi. Başına Beşir b. Sadı görevlendirdi. Resulallah mescidin kapısında ihrama girdi. Telbiye getirdi; Müslümanlar da onunla birlikte telbiye getirdiler. Muhammed b. Mesleme atlarla beraber Merrüzzahrana kadar geldi. Orada Kureyşten bazı adamlar onu gördüler ve kendisine durumu sordular. O da, “İnşaallah Resulallah yarın burada olacaktır.” dedi. Onlar da gidip Kureyşlilere haber verdiler. Bunun üzerine korktular. Bu arada Resulallah gelip Merrüzzahranda konakladı ve silahları Hareme yukarıdan bakan Batnu Yecece bıraktı. Başına Evs b. Havli el- Ensariyi 100 kişilik bir kuvvetle görevlendirdi. Kureyşliler Mekkeyi terkedip dağların başına çıktılar. Resulallah kurbanları önünde Zu Tuvada bekletti. Resulallah devesi el-Kasvanın üzerinde ilerliyor; Müslümanlar kılıçlarını kuşanmış olarak Peygambere bakıyorlar ve onunla beraber telbiye getiriyorlardı. Resulallah el-Hacuna çıkan geçitten girdi. Abdullah b. Revaha onun devesinin yularını çekiyordu. Peygamber, kendi devesinin üzerinde giysisinin bir tarafını koltuğunun altına almış olarak elindeki asayla, rüknü selamlayarak telbiye getiriyordu. Resulallah bineğinin üzerinde tavaf yaptı. Müslümanlar da elbiselerine sarılmış olarak tavaf ediyorlardı. Abdullah b. Revaha ise şöyle dedi: Ey kafir oğulları, onun yolunu açın. İyiliklerin tümü, Allah Resulü iledir. Sizinle Kuranın inişi için savaştığımız gibi, Tevili için de savaştık. Öyle bir vuruş ki, başı sahibinden ayıran vuruşlardı. Dostu dostundan ürküten vuruşlar… Allahım! Ben onun dediğine iman ediyorum. Ömer, İbn Revahaya “Bu ne böyle?” dedi. Resulallah Ömere, “Ey Ömer! duyuyorum.” dedi ve Ömeri susturdu. Sonra Peygamber, “Ey İbn Revaha! La ilahe illallah vahdeh, nasara abdeh ve aazza cündeh ve hezemel-Ahzabe vahdeh (Kuluna yardım eden, askerlerini güçlü kılan ve Ahzabı tek başına yenen Tek olan Allahtan başka ilah yoktur.) de.” dedi. İbn Revaha, Resulallahın kendisine öğrettiğini söyledi; insanlar da tekrarladı. Sonra Peygamber, devesinin üzerinde Safa ve Merve arasında tavaf etti. Yedinci tavafı bitirdiğinde kurbanları Mervenin yanında duruyordu. Sonra Resulallah şöyle buyurdu: “Burası kurban yeridir. Mekkenin tüm geçitleri kesim yeridir.” Sonra Minanın yanında kurbanını kesti. Orada saçlarını tıraş etti. Müslümanlar da öyle yaptı. Resulallah , umrelerini tamamlayanlardan bazılarını, Batnu Yececte silahların başında bekleyen arkadaşlarının gelip umre ibadetlerini yerine getirmeleri için onların yerine gönderdi. Görevlendirilenler silahların başında beklemek üzere gittiler. Sonra Resulallah Kabenin içine girdi ve öğleye kadar orada kaldı. Sonra Bilale emrederek ezanı Kabenin damında okuttu. Resulallah Mekkede üç gün kaldı. Orada Meymune bt. el-Haris el- Hilaliyye ile evlendi. Dördüncü gün öğlen vakti olunca yanına, Süheyl b. Amr ile Huveytıb b. Abdüluzza gelerek ona, “Zamanın doldu. Buraları terk et.” Resulallah herhangi bir eve konaklamamıştı. Kendisine deriden bir çadır kurmuşlardı. Mekkeden ayrılana kadar orada kaldı. Resulallah Ebu Rafie dönüşü ilan etmesi talimatını verdi ve “Hiçbir Müslüman burada gecelemesin.” dedi. Mekkeden beraberinde Umare bt. Hamza b. Abdülmuttalib ve Abdullah b. Şeddad b. el-Hadın annesi Ümmü Umare Selma bt. Umeysi beraberinde götürdü. Ali, Cafer ve Zeyd b. Harise, Umarenin hangisinin evinde kalacağı hususunda ihtilafa düştüler. Resulallah Caferin yanında kalmasına hükmetti. Çünkü Umarenin teyzesi Esma bt. Umeys onun hanımıydı. Sonra Peygamberin devesine binerek Serif denilen yere indi. İnsanlar onun yanına toplandı. Ebu Rafi ise akşama kadar Mekkede kalarak Meymune bt. el-Harisi Peygambere getirdi. Resulallah onunla Serifte evlendi. Sonra gecenin başında kalkıp Medineye döndü. Bize Süleyman b. Harb haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd haber verdi. Yine bize Yahya b. Abbad haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Seleme haber verdi. Tümü, Eyyubden, o Said b. Cübeyrden, o da İbn Abbastan Resulallahın şöyle dediğini rivayet etti: Resulallah ve ashabı kaza umresi için Mekkeye geldiklerinde müşrikler, “Size Yesrib hummasının takatsiz bıraktığı bir topluluk gelecektir.” deyip Hicr tarafında oturdular. Bunun üzerine Resulallah ashabına müşriklerin güçlerini görmeleri için ilk üç şavtta remel yapmalarını (hızlı gitmelerini) ve iki rükün arasında yürümelerini emretti. İbn Abbas dedi ki: Resulallahın onlara tüm şavtlarda remel yapmalarını emretmeyişi, onların yorulmalarını istemeyişindendir. Ashab remel yapınca Kureyşliler, “Hayır, humma onları güçsüzleştirmemiştir.” dedi.