[Dediler ki:] Hadramevt heyeti, Kinde heyetiyle birlikte Resulallahın yanına geldi. Onlar Beni Veliadan Hadramevt hükümdarları Cemd, Mihves, Mişrah ve Ebdaa idiler. Hepsi Müslüman oldular. Mihves, “Ey Allahın Resulü! Dua et de Allah dilimdeki bu tutukluluğu gidersin.” dedi. Resulallah ona dua etti ve Hadramevtin zekat mallarından bir lokma kendisine verdi. Yine Vail b. Hucr el-Hadrami elçi olarak Resulallahın yanına geldi ve “İslamı ve hicreti isteyerek geldim.” dedi. Resulallah ona dua etti ve başını meshetti. Sonra Vail b. Hucrun gelişine duyulan sevinç üzerine insanların toplanması için “es-Salatu camia” diye nida edildi. Resulallah , ağırlanması için Muaviye b. Ebu Süfyana emir verdi. Muaviye onunla yürüdü; Vail de bineğin üzerindeydi. Muaviye kendisine, “Ayakkabılarını bana ver.” dedi. Vail, “Hayır! Sen giydikten sonra onları bir daha giyemem.” dedi. Muaviye, “Ardımdan gel.” dedi. Vail, “Sen ardından gidilecek bir hükümdar değilsin.” dedi. Muaviye, “Sıcak kumlar ayaklarımı yaktı.” dedi. Vail, “Devemin gölgesinde yürü. Bu şeref olarak sana yeter.” dedi. Vail ayrılmak istediğinde Resulallah ona şöyle bir belge yazdı. “Bu, Peygamber Muhammedten Hadramevt hükümdarı Vail b. Hucra bir ahitnamedir. Sen Müslüman oldun. Ben de ellerindeki arazileri ve kaleleri sana bıraktım. Ancak mallarının onda biri senden alınacaktır. Bu konuda iki adil insan hükmedecektir. Ayrıca din ve Peygamber ayakta oldukları ve müminler ona yardımcı oldukları sürece topraklarında zulme uğramayacağına karar verdim.” Bize Hişam b. Muhammed haber verdi; dedi ki: Bana Beni Haşimin bir mevlası anlattı. O da Ammar b. Yasirin torunlarından İbn Ebu Ubeydeden rivayet etti; dedi ki: Mihves b. Madikerib b. Velia yanındakilerle birlikte Resulallahın yanına geldi. Sonra Resulallahın yanından ayrıldılar. Mihves yüz felci geçirdi. Onlardan bir grup döndü ve “Ey Allahın Resulü! Arapların efendisine yüz felci isabet etti; bize devasını göster.” dediler. Resulallah , “Bir iğne alın; onu ateşte kızdırın. Sonra gözlerinin kapaklarına batırın. Onda şifası ve oraya dönüşü vardır. Yanımdan çıkarken ne söylediğinizi Allah en iyi bilendir.” dedi. Onlar emredileni yaptılar ve Mihves iyileşti. Bize Hişam b. Muhammed haber verdi; dedi ki: Bana Amr b. Mühacir el-Kindi anlattı; dedi ki: Hadramevtin Tina bölgesinden Tehna bt. Küleyb adında bir kadın Resulallaha bir elbise dikti. Sonra oğlu Küleyb b. Esed b. Küleybi çağırdı ve “Bu elbiseyi Resulallaha götür.” dedi. Adam onu Resulallaha getirdi ve Müslüman oldu. Resulallah kendisi için dua etti. Onun torunlarından birisi kavminden bazı kimselere nispet yapmak için şöyle dedi: Resul, dedemizin başını mesh etmiştir. Fakat Beni Bahirin yüzlerini mesh etmedi. Dedelerimizin gençleri ve yaşlıları aynıdır. Onlar ise alçaklıkta eşeğin dişleri gibidirler. Küleyb Peygambere geldiğinde şöyle demişti: Ey yalın ayak ve ayakkabı ile yürüyenlerin en hayırlısı! Berhut felaketinden kurtulmak için, Güçlü develer tepeleri toz toprak olan bitkisiz çölleri, Bana kat ettirerek, beni sana doğru hızla getiriyor. Develer yorulunca da eşekler devreye giriyor. İki ay boyunca korku içinde yola devam ediyorum. Ey Adam! Bununla Allahın sevabını umuyorum. Sen, bizim haber aldığımız Nebisin. Tevrat ve peygamberler de seni müjdelemiştir. Bize Hişam b. Muhammed haber verdi; dedi ki: Bize Abdülcebbar b. Vail b. Hucr el-Hadraminin oğulları olan Said ve Hucr haber verdiler. Onlar da Alkame b. Vailden naklettiler. Alkame dedi ki: Vail b. Hucr b. Sad el-Hadrami Resulallahın yanına geldi. Resulallah onun yüzünü meshetti ve ona dua etti ve onu kavmine başkan yaptı. Sonra İnsanlara hitaben, “Ey insanlar! Bu, Vail b. Hucr olup Hadramevtten (Hadramevt kelimesini biraz uzattı) İslamı arzulayarak size gelmiştir.” dedi. Sonra Muaviyeye, “Onu götür ve Harredeki (taşlıktaki) bir evde ağırla.” dedi. Muaviye dedi ki: “Onu götürdüm. Fakat sıcak kumlar ayaklarımı yakmıştı. Kendisine, Beni takip et. dedim. Vail, Sen takip edilecek bir hükümdar değilsin. dedi. Ben kendisine, O halde ayakkabılarını bana ver, ayaklarımı sıcaktan koruyayım. dedim. Vail, Yemen ehli, avamdan birisinin bir kralın ayakkabısını giydiklerini görmemişlerdir. Ancak eğer istersen devemi sana taraf yönlendirir, onun gölgesinde yürürsün. dedi.” Muaviye dedi ki: “Ben Resulallaha geldim ve durumu ona bildirdim. Resulallah , Kuşkusuz kendisinde biraz cahiliye gururu vardır. dedi.” Vail, ayrılmak istediği zaman Resulallah ona bir ahitname yazdı.