Bize Hişam b. Muhammed haber verdi; dedi ki: Bize Hibban b. Hani b. Müslim b. Kays b. Amr b. Malik b. Lüey el-Hemdani, sonra el- Erhabi haber verdi. Onlar şeyhlerinden rivayet ettiler; dediler ki: Kays b. Amr b. Malik b. b. Esad b. Lüey el-Erhabi Resulallahın yanına geldi. Resulallah o sırada Mekkedeydi. “Ey Allahın Resulü! Sana inanmak ve sana yardımcı olmak için geldim.” dedi. Resulallah , “Merhaba, hoş geldin ey Hemdan topluluğu! Sözlerimi kabul eder misiniz?” dedi. Adam, “Evet, anam babam sana feda olsun.” dedi. Resulallah , “O halde şimdi kavmine git. Eğer kabul ederlerse gel, seninle birlikte giderim.” dedi. Kays çıktı ve kavmine gitti. Kavmi Müslüman oldu, su birikintisinin içinde yıkandılar ve kıbleye döndüler. Sonra onların Müslüman oldukları haberini Resulallaha götürmek üzere çıktı. “Kavmim Müslüman oldu ve senin sözlerine uymamı bana emrettiler.” dedi. Resulallah , “Kavminin en güzel elçisi Kaystır.” dedi. Ayrıca, “Sözünde durdun, Allah seni mükafatlandırsın.” dedi ve Kaysın alnını meshetti. Resulallah , Kaysın kavmi Hemdanlıların Uhmurdan garbına, onlarla karışanlara ve mevlalarına emirnamesini yazdı. Emirnamede kendisini dinleyip itaat etmelerini, buna karşılık namaz kılıp zekat verdikleri sürece Allah ve Resulünün güvencesi altında olacaklarını bildirdi. Ayrıca Peygamber , ona Allahın malından olmak üzere ve sürekli bir şekilde, 200 ölçeğini kuru üzümden, 100 ölçeğini de şatran darısından olmak üzere Hayvan bölgesinden 300 ölçek, ayrıca Umranülcevf bölgesinden 100 ölçek buğday tahsis etti. Hişam dedi ki: Farak, Yemenlilerin bir ölçü birimidir. Uhmur; Kudem, Zu Merran ve Zu Lavenin yakınları ve Hemdanın çevresidir. Garbı ise Erhab, Nihem, Şakir, Vadia, Yam, Mürhibe, Dalan, Harim, Uzer ve Hacurdur. Bize Muhammed b. Hişam haber verdi; dedi ki: Bize İsmail b. İbrahim haber verdi. O İsrail b. Yunustan, o Ebu İshaktan, o da şeyhlerinden rivayet etti; dediler ki: Resulallah Senetül-vüfudta (elçiler yılında) kendisini Arap kabilelerine gösteriyordu. Erhab kabilesinden Abdullah b. Kays b. Ümmü Gazal adında bir adam yanından geçti. Resulallah ona, “Kavminin yanında senin bir gücün var mıdır?” dedi. O da “Evet!” dedi. Bunun üzerine İslamı ona anlattı; o da Müslüman oldu. Sonra Abdullah kavminin kendisini dinlememelerinden korktu. Resulallah kendisiyle gelecek yıl hacda buluşmayı vaat etti. Sonra Abdullah b. Kays el-Hemdani kavmine gitmek istedi; fakat Beni Zübeyd kabilesinden Zübab denilen bir adam onu öldürdü. Daha sonra Erhabdan bir grup genç Abdullah b. Kaysa karşılık olarak Zübab ez-Zübeydiyi öldürdüler. Bize Ali b. Muhammed b. Ebu Seyf el-Kureşi haber verdi. O da ilim ehli olarak bilinen adamlarından rivayet etti; dediler ki: Hemdan heyeti Resulallahın yanına geldi. Üzerlerinde, atlasla süslenmiş Hibre giysileri vardı. İçlerinde Zu Mişardan Hamza b. Malik de vardı. Resulallah şöyle dedi: “Hemdan halkı ne kadar güzeldir! Ne kadar çabuk yardıma gelip cihada sabrettiler! İçlerinde İslamın halefleri ve direkleri vardır.” Heyet İslama girdi. Resulallah Harif, Yam ve Şakir bölgelerinde, Hemdanın tepelerinde ve kumluklarında yaşayanlardan Müslüman olanlarına bir belge yazdı.