Bize Hişam b. Muhammed b. es-Saib el-Kelbi haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Abdurrahman el-Medeni haber verdi: dedi ki: Resulallah Medineye gelince, Beni er-Rebea b. Reşdan b. Kays b. Cüheyneden Abdüluzza b. Bedr b. Zeyd b. Muaviye el-Cüheni ona elçi olarak geldi. Yanında anadan kardeşi olan Ebu Reva da vardı. O amcalarından birisinin oğluydu. Resulallah Abdüluzzaya, “Sen Abdullahsın.” dedi. Ebu Revaya da “Sen düşmanları korkuttun inşallah.” dedi ve “Siz kimsiniz?” diye sordu. Onlar, “Biz Beni Gayyanız.” dediler. Resulallah ise “Siz Beni Reşdansınız.” dedi. Sonra Cüheynenin iki dağı el-Eşar ve el-Ecred için, “Onlar cennetin dağlarındandır. Onlara fitne girmeyecektir.” dedi. Resulallah fetih günü sancağı Abdullah b. Bedre verdi. Sonra onlara mescitlerinin planını çizdi. Medinede planı yapılan ilk mescit odur. Bize Hişam b. Muhammed haber verdi; dedi ki: Bize Halid b. Sad haber verdi. O Cüheynenin Beni Dühman boyundan bir adamdan, o da babasından nakletti. Babası Peygamberin ashabındandı; dedi ki: Amr b. Mürre el-Cüheni dedi ki: Bizim çok değer verdiğimiz bir putumuz vardı. Ben de onun bakıcısı idim. Resulallahı duyunca onu kırdım ve Resulallahın yanına gitmek üzere yola çıktım. Müslüman oldum, şehadet getirdim ve Resulallahın getirdiği bütün helal ve haramlara inandım. İşte o zaman şöyle demiştim: Allahın hak olduğuna şehadet ettim ve ben, Taştan tanrıları ilk terk edenim. Birçok sarp yeri ve hendekleri, Ve kumdaki izleri kat ettikten sonra, Sana doğru hicret etmek için, Ayaklarımın arasından peştemalımı çektim. Nefis ve sülale yönünden, İnsanların en hayırlısına ve insanların efendisi olan Bir Resule sahabi olmak için. Sonra Resulallah , kavmini İslama davet etmek için onu kavmine gönderdi. Bir adam dışında bütün kavmi ona olumlu cevap verdiler. Amr b. Mürre o adama beddua etti; birden ağzı döküldü. Artık konuşamıyordu, kör oldu ve herkese muhtaç oldu.