Bize Muhammed b. Ömer haber verdi, dedi ki: Bana Musa b. Muhammed b. İbrahim anlattı. O Beni Salebeye mensup bir adamdan, o da babasından rivayet etti; dedi ki: Resulallah hicretin 8. senesinde el-Ciraneden gelirken biz dört kişi olarak yanına gittik ve “Bizler kavmimizin ileri gelenlerinin elçileriyiz. Biz de onlar da İslamı kabul ettik.” dedik. Resulallah bize ikramda bulunulması için emir verdi. Birkaç gün orada kaldık; sonra ayrılmak için yanına geldiğimizde, Bilale, “Heyetlere verdiğin gibi bunlara da hediyeler ver.” dedi. Bilal içinde gümüş para bulunan ahşaptan oyma bir kap getirdi ve her birimize beş ukıyye verdi. [Dedi ki:] “Yanımızda para yoktu. Bu parayla memleketimize döndük.” • Muharib Heyeti Bize Muhammed b. Ömer haber verdi; dedi ki: Bana Muhammed b. Salih anlattı. O da Ebu Vecze es-Sadiden rivayet etti; dedi ki: Muharib heyeti, hicretin 10. yılında, Veda Haccında on kişi olarak geldiler. Seva b. el-Haris ve oğlu Huzeyme b. Seva onların arasındaydı. Heyet Remle bt. el-Hadesin evine misafir oldular. Bilal de onlara sabahakşam yemek getiriyordu. Heyet Müslüman oldu ve “Biz arkamızdakilere kefiliz.” dediler. Oysa o mevsimlerde (Akabe biatleri sırasında) Resulallaha karşı onlardan daha sert ve katı hiç kimse bulunmuyordu. İçlerinde bir adam vardı; Resulallah onu tanıyordu. O adam, “Seni tasdik edinceye kadar beni hayatta bırakan Allaha hamd olsun.” dedi. Bunun üzerine Resulallah , “Bu kalpler Allahın elindedir.” dedi. Resulallah elini Huzeyme b. Sevanın yüzüne sürdü; yüzü parlamaya başladı. Bütün heyetlere hediyeler verdiği gibi onlara da hediyeler verdi. Sonra ailelerinin yanına döndüler.