[Meymune] bt. Kerdem. Bize el-Fadl b. Dükeyn ve Muhammed b. Abdullah el- Esedi haber verdiler; dediler ki: Bize Abdullah b. Abdurrahman b. Yala b. Kab anlattı; dedi ki: Bana Yezid b. Mıksem haber verdi. O da kendi mevlası Meymune bt. Kerdemden şöyle dediğini rivayet etti: Babamın terkisinde idim. Onun Peygambere şöyle sorduğunu işittim: “Ya Resulallah! Ben Büvanede kurban kesmeyi nezrettim [ne dersin?].” Allah Resulü, “Orası ibadet edilen bir put veya tağut yeri mi?” diye sordu. O, “Hayır!” dedi. Resulallah, “Öyleyse adağını yerine getir.” buyurdu. Ebu Nuaym [el-Fadl b. Dükeyn rivayetinde], “Nezrettiğin yerde” demiştir. Bize Yezid b. Harun haber verdi; dedi ki: Bize Abdullah b. Yezid b. Mıksem -ki o İbn Dabbedir- haber verdi; dedi ki: Bana halam Sare bt. Mıksem anlattı. O da Meymune bt. Kerdemden şöyle dediğini rivayet etti: Resulallahı Mekkede devesi üzerinde gördüm. Ben de babamla birlikte idim. Resulallahın elinde eğitmenlerin elindeki gibi bir kamçı vardı. Bedevilerin ve insanların “et- Tabtabiyye et-Tabtabiyye” dediklerini duydum. Babam Resulallaha yaklaşıp ayağını tuttu ve onun Allahın Resulü olduğunu ikrar etti. Resulallahın ayak işaret parmağının diğer ayak parmaklarına olan uzunluğunu unutmadım. Babam ona, “Ben Asran ordusu içerisinde idim.” dedi. Resulallah o savaşı hatırladı. Tarık b. el-Mürakka dedi ki: “Kim bana sevabı karşılığında bir mızrak verir?” Kerdem şöyle dedi: “Onun sevabı nedir?” diye sordum. Tarık, “Onu, doğacak ilk kız çocuğumla evlendireceğim.” dedi. Kerdem dedi ki: Mızrağımı ona verdim ve bekledim. Nihayet onun bir kızı oldu. Kız büluğ çağına gelince ona gelip, “Eşimi bana hazırla!” dedim. “Hayır, vallahi, mızrak dışında bana başka bir mihr vermedikçe onu sana hazırlamam.” dedi. Ben de vermeyeceğime dair yemin ettim. Resulallah, “O hangi kadınlara denktir?” dedi. Kerdem, “Saçına ak düşmüştür.” dedi. Kerdem devamla dedi ki: Resulallah bana, “Bırak onu, ondan sana hayır yoktur.” dedi. Böylece beni korkuttu. Ben ona bakınca, “Sen de arkadaşın da günaha girmemiş olursunuz.” buyurdu. Meymune dedi ki: İşte bu sırada babam, “Büvanede bir miktar koyun kesmeyi nezrettim.” dedi. Elli koyun dediğini hatırlıyorum. Resulallah, “Orada şu putlardan bir şey var mı?” diye sordu. “Hayır” dedi. Allah Resulü, “Öyleyse nezrettiğin şeyi Allah için yerine getir.” buyurdu. Meymune dedi ki: Babam koyunları toplayıp kesmeye başlayınca, onlardan biri kaçtı.“Allahım! Nezrimi yerine getir.” diyerek peşine düştü. Sonunda onu da yakalayıp kesti.