Ayşe bt. Ebu Bekir es-Sıddıkin mevlasıdır. Bize Muhammed b. Abdullah el-Esedi haber verdi; dedi ki: Bize Abdülvahid b. Eymen anlattı; dedi ki: Babam bana şöyle anlattı: Ayşenin yanına girip ona, “Ey müminlerin annesi! Ben Utbe b. Ebu Lehebin idim. Onun çocukları ve karısı, vela şartı ile beni sattılar. Bu durumda ben kimin mevlasıyım?” diye sordum. Ayşe, “Ey oğulcuğum! Berire mükatebe idi. Yanıma gelip, “Beni satın al.” dedi. Ben, “Olur.” dedim. Fakat o, “Sahiplerim, velayı şart koşarak beni satmak istiyorlar.” deyince, “Öyleyse sana ihtiyacım yok.” dedim. Bu konuşmamızı Resulallah işitince veya konuşmamız ona ulaşınca, “Berirenin durumu nedir?” diye sordu. Ben de durumu ona anlattım. Şöyle buyurdu: “Berireyi satın al, onu azat et ve sahiplerini çağır. İstediklerini şart koşsunlar.” Bunun üzerine onu satın alıp azat ettim. Resulallah şöyle buyurdu: “[Sahipleri] yüz defa şart koşsalar da vela [hakkı] azat edenindir.” Bize Affan b. Müslim haber verdi; dedi ki: Bize Hemmam b. Yahya anlattı; dedi ki: Nafii rivayet ederken işittim, İbn Ömerin kendisine şöyle anlattığını zannederek dedi ki: Ayşe, Berire ile pazarlık yaptı. Bu sırada Peygamber namaza gitti. Namazdan dönünce Berire dedi ki: “Sahiplerim, vela [hakkına sahip] olmadan beni satmak istemiyorlar.” Bunun üzerine Nebi, “Şüphesiz vela [hakkı] azat edenindir.” buyurdu. Hemmam dedi ki: “Nafie, Berirenin kocası hür müydü, yoksa köle miydi? diye sordum. Bilmiyorum. dedi.” Bize Ubeydullah b. Abdülmecid el-Hanefi haber verdi; dedi ki: Bize Ebu Hurre anlattı. O da el-Hasandan Ayşenin şöyle dediğini rivayet etti: “Ya Resulallah! Ben, Berireyi satın alıp azat etmek istiyorum. Fakat sahipleri velayı şart koşuyorlar.” Bunun üzerine Resulallah şöyle buyurdu: “Vela [hakkı], parayı verenindir.” Bize Muhammed b. Humeyd el-Abdi haber verdi. O Mamerden, o ez-Zühriden, o Urveden, o da Ayşeden şunu rivayet etti: Ayşe, Berireyi azat edip de [eski] sahipleri vela [hakkını] şart koştuklarında, Nebi ayağa kalkıp Berirenin durumuyla ilgili şu konuşmayı yaptı: “Bazı topluluklara ne oluyor ki, Allahın kitabında olmayan şartları ileri sürüyorlar. Kim, Allahın kitabında olmayan bir şartı ileri sürerse, yüz defa şart koşsa da onun şartı batıldır. Allahın şartı daha geçerli ve daha sağlamdır.” Bize Affan b. Müslim ve Amr b. asım haber verdiler; dediler ki: Bize Hemmam anlattı; dedi ki: Bize Katade anlattı. O İkrimeden, o da İbn Abbastan şöyle rivayet etti: Berirenin kocası, Muğis adında siyahi bir köle idi. Nebi, Berire hakkında şu dört hükmü verdi: Mevlaları [sahipleri, onu satarken] vela [hakkını] şart koşmuşlardı. Vela [hakkı]nın, azat edene ait olduğuna hükmetti. [Berire azat edilince, kocasının yanında kalmak veya ondan ayrılmak arasında] muhayyer bırakıldı. O, kendi başına kalmayı tercih etti. Bunun üzerine Nebi ona, iddet beklemesini emretti. İbn Abbas dedi ki: Kocasını görüyordum, Medine sokaklarında Berirenin peşine takılır, onun için gözyaşı dökerdi. İbn Abbas devamla şöyle dedi: Berireye sadaka verilir, o da bir kısmını Ayşeye hediye ederdi. Bu, Peygambere anlatılınca, “Ona sadaka, bize ise hediyedir.” buyurdu. Bize Abdullah b. Mesleme b. Kaneb haber verdi; dedi ki: Bize Süleyman b. Bilal anlattı. O Rebiadan, o el- Kasım b. Muhammedden, o da Ayşeden şöyle rivayet etti: Berire, kocası varken azat edilince Resulallah onu; kocasının yanında kalmak veya ondan ayrılmak konusunda muhayyer bıraktı. Bu arada Berireye sadaka olarak bir parça et verilmişti. Onu parçaladılar [ve bir miktar da Peygambere gönderdiler]. Ardından etsiz bir katığı yemek olarak Resulallaha takdim ettiler. Bunun üzerine, “Yanınızda et yok muydu?” dedi. “Ya Resulallah! O, Berireye sadaka olarak verilen bir ettir [bundan dolayı sana göndermedik].” dediklerinde, Resulallah şöyle buyurdu: “O, Berireye sadaka, bize ise [ondan] hediyedir.” Berire, sahipleriyle olan mukatebe akdi konusunda yardım almak üzere Ayşeye geldi. Ayşe, “Eğer sahiplerin kabul ederse, seni satın alıp ücretini onlara peşin olarak defaten ödeyeyim.” dedi. Berire, sahiplerine gidip bunu onlara söyledi. “Senin vela [hakkın] bizde olmak kaydıyla [kabul ederiz].” dediler. Berire tekrar Ayşeye gelip, “Onlar, Vela [hakkı] bizde olmak kaydıyla [kabul ederiz]. diyorlar.” dedi. Bunun üzerine Resulallah [Ayşeye], “Onu satın al. Onların söylediklerinin sana bir zararı yok. Çünkü vela [hakkı], azat edenindir.” buyurdu. Bize Hevze b. Halife haber verdi; dedi ki: Bize Avf anlattı. O da Muhammedin şöyle dediğini rivayet etti: Berire hakkında üç hüküm verildi: 1. Ayşe onu satın alıp azat etmişti. Onu satan sahipleri, vela [hakkını] şart koşmuşlardı. Resulallah, vela [hakkı]nın parayı verene ait olduğuna hükmetti. 2. Berirenin kocası vardı. Kendisi de cariye idi. Azat edilince Resulallah, kocasının yanında kalmak veya ondan ayrılmak konusunda onu muhayyer bıraktı. Bunun üzerine Berire, kendi nefsini tercih edip kocasından ayrıldı. Muhammed dedi ki: “Üçüncüsünün ne olduğunu bilmiyorum.” Bize Abdülvehhab b. Ata haber verdi. O Üsameden, o el-Kasım b. Muhammedden, o da Ayşeden şöyle dediğini rivayet etti: Berire hakkında üç sünnet oluşmuştur: Ben onu satın alıp azat etmek istediğimde mevlaları [sahipleri], “Onu ancak vela [hakkı bizde olmak] şartıyla satarız.” dediler. Onların bu tutumu Nebiye ulaşınca şöyle buyurdu: “Bazı insanlara ne oluyor da Allahın kitabı ve Nebisinin sünnetinde olmayan şartları ileri sürüyorlar? Bu şartlar geçersizdir. Vela [hakkı], azat edene aittir.” [Ravi] dedi ki: “Berire azat edilince, Resulallah ona, “Seç!” dedi. Yine ravi dedi ki: “Onun kocası vardı.” Ayşe şöyle dedi: “Berireye sadaka verilirdi. O da bir kısmını bize hediye ederdi. Bunun üzerine Resulallah, “Bu ona sadaka, bize ise Berireden hediyedir.” buyurdu. Bize Abdülvehhab b. Ata haber verdi. O Said b. Ebu Arubeden, o da Ata el-Horasani ve Katadeden şöyle rivayet etti: Allah Resulü, Berire hakkında dört hüküm verdi: Ayşe onu azat etmek üzere satın almak istedi. Ancak mevlaları [sahipleri], vela [hakkını] şart koştular. Bu durum Peygambere ulaşınca şöyle buyurdu: “Bazı topluluklara ne oluyor da velayı şart koşuyorlar? Oysa vela, azat edenindir.” Resulallah onu muhayyer bıraktı. O da kendi nefsini tercih etti [kocasından ayrıldı] ve hür kadınların beklediği süreyle iddet bekledi. Nebi, Ayşenin yanına girince yanında bir et parçası gördü. “Bu nereden?” dedi. Ayşe, “Bize onu Berire kendisine sadaka olarak verilen koyundan gönderdi.” dedi. Bunun üzerine Peygamber, “Bu ona sadaka, bize ise Berireden hediyedir.” buyurdu. Bize Abdülvehhab b. Ata haber verdi. O Davud b. Ebu Hindden, o da amir eş-Şabiden şöyle rivayet etti: Berire azat edilince Allah Resulü ona şöyle dedi: “Seninle beraber nikahın da azat edilmiştir. Dolayısıyla [kocanla evli kalma veya ondan ayrılma arasında] tercih yap.” Bize Muhammed b. Ömer haber verdi. O es-Sevriden, o İbn Ebu Leyladan, o da Atadan şöyle dediğini rivayet etti: Berirenin kocası, Beni el-Muğirenin mülkiyetinde olan Muğis adında bir köle idi. Berire azat edilince Resulallah onu muhayyer bıraktı. [Ravi] dedi ki: İbn Ebu Leyla muhayyerliğin, köleden [ayrılmak isteyen] cariye için olabileceği, hürden [ayrılmak isteyen] cariye için olmayacağı kanaatinde idi. Bize arim b. el-Fadl haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd anlattı. O Eyyubdan, o da Muhammedden şöyle rivayet etti: Resulallah, Berireyi muhayyer bırakıp onunla bu mesele hakkında konuşunca Berire, “Ya Resulallah! Bu, üzerime vacip bir şey midir?” diye sordu. Resulallah, “Hayır! Ancak onun [kocan] için aracılık yapıyorum.” dedi. Bunun üzerine Berire, “Öyleyse benim ona ihtiyacım yok.” dedi. Bize Amr b. el-Heysem Ebu Katan haber verdi; dedi ki: Bize Şube anlattı. O Katadeden, o da Enesten şöyle dediğini rivayet etti: Resulallaha bir et parçası getirildi. “Bu, Berireye sadaka olarak verilmiş bir şeydir.” dediler. Bunun üzerine şöyle buyurdu: “Bu ona sadaka, Bize ise [ondan] hediyedir.” Bize Muhammed b. Humeyd el-Abdi haber verdi. O Mamerden, o da Katadeden şöyle rivayet etti: Berireye sadaka olarak bir koyun verildi. O da bir kısmını Ayşeye hediye etti. Ancak Ayşe, ondan yemeyi uygun görmedi. Bunun üzerine Peygamber, “O Berire için sadaka, bizim için ise [ondan] hediyedir.” buyurdu. Bize Abdullah b. Nümeyr haber verdi; dedi ki: Bize Said anlattı. O Eyyubdan, o İkrimeden, o da İbn Abbastan şöyle rivayet etti: Berire azat edildiği sırada kocası, Beni el-Muğireye ait Muğis adında siyahi bir köle idi. Allaha yemin olsun ki, ben, Medine sokaklarında onunla beraberdim. Berireyi takip ediyor ve gözyaşı dökerek onu [kendisiyle evli kalmaya] razı etmeye çalışıyordu. Fakat o, kabul etmedi. Bize el-Fadl b. Dükeyn haber verdi. O İbn Uyeyneden, o Eyyubdan, o da İkrimeden şöyle rivayet etti: İbn Abbasın yanında Berirenin kocasından bahsettiklerinde dedi ki: Şu zat, Beni Fulanın [Beni el-Muğirenin] kölesi Muğis idi. Onu görmüştüm. [Medine] sokaklarında Berirenin peşine takılıyor, arkasından ağlıyordu [onu, kendisiyle beraber kalması için razı etmeye çalışıyordu]. Bize Hişam Ebül-Velid et-Tayalisi haber verdi. O Şubeden, o Katadeden, o İkrimeden, o da İbn Abbastan -Berirenin kocasını kastederek- şöyle dediğini rivayet etti: Onu gördüm, bir köle idi. Bize arim b. el-Fadl haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd anlattı. O Eyyubdan, o İkrimeden, o da İbn Abbastan şöyle rivayet etti: Berirenin kocası bir köle idi. İbn Abbas devamla dedi ki: Onun, Medine sokaklarında Berirenin peşine takılıp arkasından ağladığını hala görür gibiyim. Bize arim b. el-Fadl haber verdi; dedi ki: Bize Hammad b. Zeyd anlattı. O da Eyyubdan -Berirenin kocasını kastederek- şöyle dediğini rivayet etti: Medineliler ile Mekkelilerin, onun köle olduğu konusunda ihtilaf ettiklerini bilmiyorum. Bize Abdülvehhab b. Ata haber verdi. O Saidden, o Eyyubdan, o İkrimeden, o da İbn Abbastan şöyle dediğini rivayet etti: Berire muhayyer bırakıldığında kocası, Beni el-Muğireye ait Muğis adında siyahi bir köle idi. Ben onunla Medine sokaklarında karşılaştım. Berirenin peşine takılıp ona yanaşırdı. Gözyaşları sakalına damlardı. Ancak Berire, “Sana ihtiyacım yok!” derdi. Bize Muhammed b. Abdullah el-Ensari haber verdi; dedi ki: Bize Said anlattı; dedi ki: Ebu Maşer, en-Nehaiden, o da el-Esvedden şöyle rivayet etti: el-Esved, Berirenin kocasının hür bir kimse olduğunu ileri sürdü. Bize Abdülvehhab b. Ata haber verdi. O Saidden, o Ebu Maşerden, o İbrahimden, o el-Esvedden, o da Ayşeden şöyle dediğini rivayet etti: Berire muhayyer bırakıldığı gün, kocası hür bir kimse idi. Bize Hişam Ebül-Velid et-Tayalisi haber verdi; dedi ki: Bize Şube anlattı. O el-Hakemden, o da İbrahimden şöyle dediğini rivayet etti: Berirenin kocası hür bir kimse idi. Bize Abdullah b. Nümeyr haber verdi; dedi ki: Bize Ubeydullah b. Ömer anlattı. O da Nafiden şöyle dediğini rivayet etti: Bana Safiyye bt. Ebu Ubeyd haber verdiğine göre: Berirenin kocası hür bir kimse idi.