"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Lut kavminde bulunan kötü fiiller

1- Putlara tapmak: Sedum ahalisi, kendilerini ve bütün kainatı yaratan, zatında ve sıfatlarında eşsiz ve benzersiz olan, Allaha iman ve ibadet etmeyi düşünmeyip, insanlara faydası olmayan taş parçalarına, putlara taparlar, onlara ibadet ederlerdi. Hatta, Sedum bin Harik adındaki kralları, putları için büyük ve süslü bir puthane ile, putların üzerlerine konulabileceği yaldızlı kürsiler yaptırmıştı. Lut ın, bir olan Allaha iman ve ibadet etmeye davet edip, Cehennem azabı ile korkutmasına aldırış etmediler. Aksine ona karşı çıktılar, hatta onu Sedumdan çıkarmaya kalkıştılar.

2- Livata (erkeğin erkeğe yaklaşması): Lut kavminden önce hiç bir kavmin işlemediği bu çirkin ve iğrenç fiil hakkında, Kuran-ı kerimin Enbiya 74. ayetinde; “Habis iştir” buyuruldu.

Livata, büyük günahların en büyüklerindendir. Allah, Kuran-ı kerimin Araf suresi 80. ayetinde mealen; “Sizden önce alemlerden hiç birinin yapmadığı hayasızlığı (livata) mı yapıyorsunuz” buyurarak çirkin bir fiil olduğunu bildirdi.

Helak oluşlarının sebebi de, Ankebut suresi 34. ayetinde mealen; “Biz bu belde ahalisi üzerine, fıskları sebebiyle gökten taş yağdıracağız.” şeklinde haber verildi.

Hud suresi 82 ve 83. ayet-i kerimelerinde mealen; “Onlara azab emrimiz gelince, o memleketin üstünü altına getirdik ve üzerlerine arka arkaya ateşte pişirilmiş çamurdan taşlar yağdırdık. Ki onlar, Rabbinin katında damgalanmışlardı. Bu taşlar, senin ümmetinin zalimlerinden de uzak değildir.” buyruldu. O taşlar birbirini takip eden yağmur taneleri gibi olup, Cehennemden çıkarılmış idi. Ayrıca, her taşın üstünde kimin üzerine, düşeceği yazılı idi.

Ebu Davud, Tirmizi, İbn-i Mace ve Beyhekinin, İbn-i Abbasdan rivayet ettikleri hadiste; “Lut kavminin yaptığı çirkin işi yapanı görürseniz, faili (yapanı) de mefulü (yapılan) de öldürünüz” buyuruldu.

Ahmed bin Hanbelin, İbn-i Abbasdan rivayet ettiği hadiste, Resulallah efendimiz üç kere şöyle buyurdu: “Lut kavminin işini (livata) yapan, melundur.”

“Gurer-ül Ahbar” kitabında, İmam-ı Ahmed, Tirmizi, İbn-i Mace ve Hakimin, Cabir bin Abdullahtan bildirdikleri hadiste de; “Benden sonra ümmetim hakkında en korktuğum şey, Lut kavminin yaptığını yapmalarıdır” buyruldu.

Ebu Davud, Tayalisi, Taberani ve Beyhekinin, Ebu Musa el-Eşariden rivayet ettikleri hadiste; “Livata yapan ile yapılanın ikisi de zina yapmış olur.” buyruldu.

Hatibin, Enes bin Malikten rivayet ettiği hadiste ise; “Ümmetimden Lut kavminin amelini (livata) yaptığı halde ölen kimseyi, Allah onlarla (Lut kavmiyle birlikte) haşreder” buyruldu.

İbn-i Ömerin rivayet ettiği hadiste; “Luti olanlar (livata yapanlar), kıyamet gününde, maymun ve domuz suretinde haşr olunacaklardır” buyuruldu.

“Hüsn-üt-tenebbüh”de bildirilen İbn-i Ömerin rivayet ettiği, hadiste; “Erkek, erkek ile livata yaparken arş titrer, sallanır. Melekler de bu iğrenç işe muttali olup, ya Rabbi emretsen de, yeryüzü o ikisini tazir etse, gökyüzü onların üzerine taş yağdırsa derler. Allah; Ben halimim, acele etmem. Benden bir şey kaçmaz buyurur” buyruldu.

Arşın titremesi iki manada açıklanabilir. Birinci mana; bu iğrenç işler, Allahın gadabına sebep olan işlerdir. Allahın gadablanmasından dolayı, melekler yerlerinde duramaz olurlar. Meleklerin bu hareketleri sebebiyle arş sallanır. İkinci mana; Allaharşda bu çirkin işlerden rahatsız olacak şekilde idrak yaratır. O da bu çirkin işlerden rahatsız olup titrer.

Peygamber efendimiz bir hadis-i şeriflerinde; “Recebin ilk Cuma gecesini ihya edene, Allah kabir azabı yapmaz. Dualarını kabul eder. Yalnız yedi kimseyi affetmez ve dualarını kabul etmez. Faiz alan veya veren, müslümanları aşağı gören, anasına-babasına eziyet eden, karşı gelen evlad, müslüman olan ve İslamiyetin emirlerine uyan kocasını dinlemeyen kadın, şarkı ve çalgıcılığı sanat edinenler, livata ve zina edenler, beş vakit namazı kılmayanlar” buyurdu.

Ebu Talib-i Mekki “Kutul-kulub” adlı eserinde şöyle nakleder: “Üç şeyden dolayı, Allah gadaba gelip arş titrer. Haksız yere adam öldürmek, erkeğin erkeğe ve kadının kadına gidip livata yapmasıdır.”

Mücahid buyurdu ki: “Luti olan (livata yapan) kimse, tevbe edip bu pis fiilden vazgeçmedikçe, gökte ve yerde olan bütün sularla yıkansa, yine temizliği noksan olur.”

“Cevhere” kitabında diyor ki: “Gerek hayız (adet) halinde, gerekse temiz iken, erkeğin, kadınına dübüründen yaklaşması haramdır. Büyük günahtır. Zevcesine böyle yapan melundur. Cinsi sapıklık denilen oğlan kirletmek (homoseksüellik) daha büyük günahtır. Buna livata denir.”

Malik bin Dinar buyuruyor ki: “Geçmiş ümmetlerden hiç birinde erkeğin erkeğe yaklaştığı işitilmedi. Ancak bu çirkin fiil, Lut kavmi arasında zuhur etti. Onlara şeytan gelip bu fiili öğretti. İnsan tabiatına aykırı olan bu çirkin fiili yaptıkları için Allahın gadabına uğradılar. Bu hususta Allah, Şuara suresi 165 ve 166. ayetinde mealen; “Siz kadınlarınızı bırakıp da şehvetle erkeklere mi gidiyorsunuz? Muhakkak ki siz helalden harama tecavüz eden azgın bir kavimsiniz.” buyurdu.

Halbuki insan neslinin çoğalması için, erkeklere değil kadınlara yaklaşmak gerekir. Nikahla olan bu evlilikten nesebi sahih kız ve oğullar meydana gelir. Allah insana şehveti bunun için vermiştir. Onun veriliş gayesinden ve hikmetinden gafil olarak hareket etmek, insanın cehaletinden ve azgınlığındandır.

Her dinde haram ve büyük günah olduğu bildirilen livata, bugün süratle yayılan korkunç aids hastalığına sebep olmaktadır. Livata eden insanda it uru ve aids hastalığı ortaya çıkmaktadır. 1985 yılında virüsü teşhis edilebilen bu hastalığın, domuz eti yiyenlerde görüldüğü de tespit edilmiştir. Hala hastalığın tedavisi yapılamadığı gibi belli bir ilacı da yoktur. Hastalık bilhassa livata ve fuhşun yaygın olduğu cemiyetleri tehdit etmekte, Amerika ve Avrupada korkunç şekilde yayılmaktadır. Ayrıca insanlar arasında manevi bir şaibe de bırakmaktadır.

3- Livata ile öldürmek: Bu en çirkin fiil de, Lut kavminin helak olmasına sebep olan fiillerdendir. Çok kötü bir iş ve en azgın bir zulümdür. Lut kavmi bir kimseyi öldürmek istedikleri zaman, ona livata yapılmasını emrederler. Bu şekilde eziyet ettikten sonra öldürürlerdi.

4- Meclislerde açıktan livata yapmak veya şehvet verici fuhuş sözler söylemek: Lut kavmi yaptıkları çirkin fiilleri gizlemez ve aleni olarak yaparlardı. “Kitab-ül Arais”de; “Lut kavminin erkekleri, yollarda birbirleriyle livata yaparlardı” diye bildirilmektedir.

Ebu Nuaym; İmam-ı Ahmedden, Meymun bin Mihran tariki ile şöyle nakletti: “Bir kavim helak olacağı zaman, onların meclislerinde münker, kötü ve masiyet işler yapılır.”

5- Kötü işler ve livata yapmayanları ayıplamak: Lut kavmi, kötülüklerden ve fuhuş sözlerden sakınmadıkları gibi, bu işlerden sakınanları ayıplarlardı. Lut onları Hakka davet edip çirkin işlerden sakındırdığı zaman, kendi aralarında konuşup kararlaştırdılar ve Şuara suresi 167. ayet-i kerimede buyrulduğu gibi Luta gelerek; “Ey Lut! Bu sözlerden (bu davadan) vaz geçmezsen, mutlaka (memleketimizden) koğulacaksın” dediler.

6- Lut kavminin kötü ve çirkin işlerinden biri de, kadınlara arkalarından yaklaşmak idi. Beyheki, İbn-i Ebi Şeybe, İbn-i Münzir ve İbn-i Ebi Hatem şöyle naklettiler: “Ali minberde bulunduğu sırada; “Bana; bilmediklerinizi sorunuz” buyurdu. Orada bulunanlardan birisi; “Kadınlara arkalarından yaklaşılır mı?” diye sordu. Ali; “Sizden önce alemlerden hiçbirinin yapmadığı çirkin işi mi (livata) yapıyorsunuz” (Araf suresi: 80) mealindeki ayeti duymadınız mı?” buyurdu. Allah bu ayet-i kerimede, kadınlara da arkalarından yaklaşmanın kötü bir iş olduğunu ve Lut kavminin bu işi yaptığını beyan buyurdu. Arkadan yaklaşmanın, erkeğin nikahlı hanımına bile olsa, çirkin ve haram olduğunu bildirdi.

7- Yol kesmek: Lut kavmi yol kesici idiler. Zulüm yaparlardı. Kendi memleketlerine dışarıdan gelen yabancı kimselerin mallarını zorla alırlardı. Onları fuhuş yapmaya (livataya) zorlarlardı. Allah bu hususu Ankebut suresi 29. ayetinde haber verdi.

Kadı Beydavi hazretleri: “Yol kesiyorsunuz” mealindeki ayet-i kerimeyi, yoldan geçenlere saldırarak, onların mallarını almak ve kadınlara yüz çevirip erkeklere gitmekten dolayı, neslin yolunu kesmek manalarında tefsir etmiştir.

8- Çakıl taşlarını yoldan geçenlere veya mecliste bulunanlara atmak: Lut kavminin kötü işlerinden birisi de çamurdan yapılmış ufak taşları, mecliste bulunanlara veya yoldan geçenlere atmalarıdır. Onlar yol üstünde otururlar, yanlarında çakıl taşı dolu bir çanak bulundururlar, yabancı birisi geçince ona taş atarlardı. Kimin taşı isabet ederse, onunla livata yapmaya o kimsenin daha layık olduğunu kabul ederlerdi.

9- Koğuculuk (söz taşımak): Lut kavminin helak olmasına sebep olan kötü işlerden birisi de söz taşımaktır. Nitekim Lut ın karısı Vahile, evlerine gelen misafirleri kavmine haber verdiği için helak olmuştur.

Beyheki, İbn-i Asakir, Ebül-Kasım İsfehani; Dehhakdan şöyle rivayet ettiler: “Tahrim suresinin; “O iki kadın, kullarımızdan birer salih kulun (Nuh ile Lut peygamberin) nikahları altında idiler. Böyle iken kocalarına hainlik ettiler” mealindeki 10. ayeti hakkında Resulallah efendimiz “Onların hıyanetleri nemime, koğuculuk idi” buyurdu.

10- Cimrilik: Lut kavmi vacib olan hakları yerine getirmekte cimri idiler. Yolculara haklarını vermezlerdi. Sadakayı terk etmişlerdi.

11-Lut kavminin azgınlıklarından biri de, kendilerini başkalarından üstün görüp, insanlarla alay etmeleri idi. Hadis-i kudside Allah buyurdu ki: “Kibriya, üstünlük ve azamet bana mahsustur. Bu ikisinde bana ortak olanı Cehenneme atarım, hiç acımam.” hadiste; “Kalbinde zerre kadar kibir (küfür) olan Cennete girmeyecektir” buyuruldu. Diğer bir hadiste de; “Kıyamet günü, dünyadaki kibir sahipleri, küçük karınca gibi zelil ve hakir olarak kabirden çıkarılacaktır. Karınca gibi, fakat insan şeklinde olacaklardır. Herkes bunları hakir görecektir. Cehennemin en derin ve azabı en şiddetli olan bolis çukuruna sokulacaklardır. Buraya girenler kurtulmaktan meyus oldukları için, bolis denilmiştir. Ateş içinde gayb olacaklardır. Su istediklerinde kendilerine Cehennemdekilerin irinleri verilecektir” buyuruldu.

Bir kimse ile alay etmek, ona gülmek, sözünü ve işlerini gülünç şekilde anlatmak, o kimsenin kırılmasına sebep olursa haramdır. Allah mealen; “Ey Îman edenler! Bir kavim, diğer bir kavimle alay etmesin. Olur ki (alay edilenler, Allah indinde) kendilerinden (yani alay edenlerden) daha hayırlıdır” (Hucurat suresi: 11) buyurdu. Resulallah efendimiz de “Bir kimseyi, tevbe etmiş olduğu bir günahtan dolayı gıybet eden kimse, o günaha müptela olmayınca ölmez”, bir defa da; “İnsan benzerini yaptığı işe niçin güler?” buyurdu. Yine buyurdu ki: “Alay edene ve insanlara gülene, kıyamet günü Cennetin kapısını açarlar ve ona, gel gir derler. Yaklaşınca kapıyı kapatırlar. Dönünce yine bağırırlar, başka bir kapı açarlar. Sıkıntılı ve üzgün olarak bu kapıya gider, yaklaşınca kapı kapanır. Bu hal o kadar devam eder ki, artık adama gel diye seslendikleri halde gidemez bir hal alır.”

Alaya alma (istihzanın) haram olan şekli, onu küçümsemek ve ona eziyet vermek suretiyle yapılandır. Sözüne, acayip hareketlerine, yazısına, işine, kılık ve kıyafetine, kusur ve noksanına gülmek gibiç