"Enter"a basıp içeriğe geçin
Filter by Kategoriler
Kuran-ı Kerim
Hadisler ve İslam Tarihi
Alevilik
İncil
Tevrat
Avesta
Mitoloji
Diğer Kitaplar

Cennetin dereceleri

Cennette yüksek derecelere kavuşanlar; müslümanlara selam verenler, fakirlerin ihtiyaçlarını giderenler, geceleyin herkes uykuda iken namaz kılanlar, cemaat ile namaz kılmak için yaya yürüyenler, sünnet üzere mükemmel abdest alanlar, mescidlerde namaz kıldıktan sonra, sonraki namaz vaktini gözetenlerdir.

Cennette bulunanlar yüzyirmi saf olur. Seksen safı Muhammed ın ümmetinden, kırk safı diğer ümmetlerden olur. Nitekim hadis-i şerifde; “Cennettekiler yüzyirmi saf olur. Sizler o saflardan seksen saf olursunuz” buyuruldu. Cennette derecelerin yükselmesi için şefaat vardır. Allah Tur suresinin 21. ayet-i kerimesinde mealen; “Kendileri mümin olup, evladları da imanda kendilerine uyanların evladlarını onlara ilhak ederiz. Yani aynı derecede olurlar. Amellerinden birşey eksiltmeyiz, Fadl-ı ilahi ile evladlarının dereceleri onlara ulaşır.” buyurdu.

Abdullah ibni Abbas buyurdu ki: “Mümin Cennete girince; annesini, babasını ve çocuklarını sorup; “Mertebeleri nerededir?” der. Cevabında, “Senin ulaştığın mertebeye onlar erişemediler” buyurulur. Bunun üzerine; “Ben, kendim ve onlar için amel ettim. Onlara şefaat ederim” der. Allah emredip; “Akrabası onun derecesine çıkarılsın” buyurur. Allahın fadlı ile o dereceye kavuşurlar. Tefsir alimleri buyurdular ki: Büyük ve küçük çocuk, babaları ve anneleri ile, babalar da çocukları ile beraber olup dereceleri eşit olur. Böylece daima birbirleri ile görüşürler, sevinç ve sürur içinde olurlar. İlmi ile amel eden alimlerin, Sıddıkların, velilerin ve şehidlerin çocukları ile seyyidler için çok yüksek mertebeler vardır. Peygamberler ve alimler, Cennette olanlara derecelerinin yükselmesi için şefaat ederler.

Allah Zümer suresi 20. ayetinde mealen; “Fakat Rablerinden korkanlara, üzerlerinde (başka başka) üst üste bina edilmiş konaklar, altlarından ırmaklar akan yüksek (Cennet) menzilleri vardır. Bu, Allahın vadidir. Allah vadindan dönmez” buyurdu.