19- Bana Muhammed b. Abbâd ile Saîd b. Amr el-Eş’asî hep beraber İbn Uyeyne’den rivâyet ettiler. Saîd dedi ki: Bize Süfyân, Hişâm b. Huceyr’den, o da Tâvus’dan naklen haber verdi. Tavus, Büşeyr b. Kâ’bı kasdederek
Dedi ki:
— «Bu zât, İbn Abbâs’a geldi de ona hadîs rivâyet etmeğe başladı. Bunun üzerine İbn Abbâs kendisine:
— Filân ve filân hadîsi tekrarla! dedi. O da tekrarladı. Sonra yine ona hadîs rivâyet etti. İbn Abbâs yine:
— Filân ve filân hadîsi tekrar eyle! dedi. O da tekrar etti. Bu sefer İbn Abbâs’a hitaben:
— Bilmiyorum; acaba benim bütün hadîslerimi bildin de yalnız bunu mu tanımadın? Yoksa bütün hadîslerimi bilmedin de yalnız bunu mu tanıdın? dedi.
İbn Abbâs ona şu cevabı verdi:
Filhakika biz Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in üzerinden yalan uydurulmazken ondan hadîs rivâyet ederdik. Fakat insanlar hırçın deveye de uysal deveye de binmeğe başlayınca (yani insanlar iyi kötü demeyecek her mesleğe girmeye başlayınca) biz de ondan hadîs rivâyet etmekten vaz geçtik.»