3585 Bütün korkulardan, bütün ümitlerden kurtulup söğüt gibi her yana eğilmeliyim.
Söğüt dalı gibi sağa sola dönmeli, onun gibi rüzgârda çeşit çeşit oynamalıyım.
Şarabın verdiği neşeye alışan, nerden bu neşeyi beğenecek hey hocam!
Peygamberler, Tanrı neşesine dalmışlardı, onunla yoğrulmuşlardı da onun için bu neşeden vazgeçtiler.
Onların canları, o neşeyi gördüğünden onlara bu neşeler, oyuncak görünmüştü.