1850. O padişah, Ebulhasan’ın ihsanına, kıskanmasına ait ne gibi huylar söylediyse aynen zuhur etti.
Çünkü onun önünde giden levhimahfuz’dur… neden mahfuzdur o levh? Hatadan!
Bu, ne yıldız bilgisidir, ne remil, ne de rüya… Tanrı, doğrusunu daha iyi bilir ya, Tanrı vahyidir!
Sofiler, bunu halktan gizlemek için gönül vahyi demişlerdir.
Sen istersen onu gönül vahyi farzet… Gönül zaten onun nazargâhıdır… Gönül, ona agâh olunca nasıl hata eder?