130. Gâh o nefesle birisini över,birisine haber yollarsın… gâh birini kınar, aleyhinde bulunur, söversin!
Buna bak da öbür rüzgârların hallerini de bil…akıllılar cüz’de küllü görürler.
Tanrı, rüzgârı gah bahar rüzgârı yapar, gâh kışın onu, bu güzellikten soyar, ayırır.
Ad kavmine kasırga halinde getirir, Hud Peygambere ise aynı rüzgârı güzel kokulu bir halde estirir.
Bir rüzgârı zehirli sam yeli haline sokar; sabah rüzgârını da gelişi kutlu bir hale kor.