2795. Öyle olduğu halde o ve evlâtları, hilâfet makamında kıyamete dek dine arka oldular, o makama şeref verdiler.
Ben, bu kapıya bir şey dilemek için geldim; daha dehlizde baş köşe oldum, yüceldim.
Ekmek ümidiyle armağan olarak su getirdim; ekmek kokusu, beni ta cennetin baş köşesine kadar çekti, götürdü.
Ekmek, bir Âdem’i cennetten sürdürdü; beni ise cennetliklerle kaynaştırdı.
Melek gibi sudan da vazgeçtim, ekmekten de. Bu kapıda gök gibi ihtiyarsız dönmekteyim.