2180. Tanrı, senin huylarını o derece methetti ki nihayet Ömer’i, senin cemaline âşık etti.
Otur şöyle önüme; uzaklaşmağa kalkışma. Kulağına devlet ve ikbal âleminden bazı sırlar söyleyeyim.
Tanrı sana selâm söylüyor; halini, hatırını soruyor. Hadsiz hesapsız zahmetlerden, kederlerden, ne haldesin? Buyuruyor.
Şimdilik şu birkaç dinarı ibrişim parası olarak al, harca da bitince yine buraya gel!
İhtiyâr, bunu işitince kendini yerden yere vurup ellerini ısırmağa, elbisesini yırtmaya başladı.