1560. Ey güzel endamlı sevgilinin mahremleri! Kendi kanımla doldurduğum peymaneleri içmem reva mı?
Sevgili! Bana da bir nasip vermek istersen beni anarak bir kadeh iç! İçerken bu yerlere serilmiş düşkün âşığı yâd ederek toprağa bir yudum şarap dök!
Şaşılacak şey! Nerde o ahit, nerde o yemin? O şeker gibi dudağın verdiği vaadler hani?
Bu kulun ayrı düşmesi, fena kulluktansa… kötüye kötülükle mukabele edersen aramızda ne fark kalır?