1115. Atımı kaybettim sanır, bindiği atı inat ve hırçınlıkla yolda hızlı hızlı koşturur!
O yiğit, atını kaybolmuş sanır, bindiği atı inat ve hırçınlıkla koşturmuştur!
O sersem bağırır, arar, tarar kapı kapı dolaşır, her tarafı arar, sorar:
“Atımı çalan nerede, kimdir?” Efendi, şu uyluğunun altındaki mahlûk ne?
Evet, bu attır; fakat bu at nerede? Ey at arayan yiğit binici, kendine gel!