Bütün bağlarda çığlık kopacak,
Çünkü ben aranızdan geçeceğim.”
RAB böyle diyor.
Vay başına, RAB’bin gününü özlemle bekleyenlerin!
Niçin özlüyorsunuz RAB’bin gününü?
O gün aydınlık değil, karanlık olacak.
Nasıl ki, biri aslanın önünden kaçar da karşısına ayı çıkar,
Evine döner, elini duvara dayar da elini yılan sokar.
RAB’bin günü aydınlık değil, karanlık olmayacak mı?
Hem de zifiri karanlık,
Bir parıltı bile yok.
RAB şöyle diyor:
“İğreniyor, tiksiniyorum bayramlarınızdan,
Hoşlanmıyorum dinsel toplantılarınızdan,
Yakmalık ve tahıl sunularınızı
Bana sunsanız bile kabul etmeyeceğim,
Besili hayvanlarınızdan sunacağınız
Esenlik sunularına dönüp bakmayacağım.
Uzak tutun benden ezgilerinizin gürültüsünü,
Çenklerinizin sesini dinlemeyeceğim.
Bunun yerine adalet su gibi,
Doğruluk ırmak gibi sürekli aksın.
“Ey İsrail halkı, çölde kırk yıl boyunca
Bana mı kurbanlar, sunular sundunuz?
Gerçekte kralınız Sakkut’u, putunuz Kayvan’ı,
Kendiniz için yaptığınız ilahın yıldızını taşıdınız.
Bu yüzden sizi Şam’ın ötesine süreceğim.”
RAB böyle diyor, O’nun adı Her Şeye Egemen Tanrı’dır.