RAB bana dedi ki, “Musa’yla Samuel önümde durup yalvarsalar bile, bu halka acımayacağım; kov onları önümden, gitsinler! Sana, ‘Nereye gidelim?’ diye sorarlarsa de ki, ‘RAB şöyle diyor:
“ ‘Ölüm için ayrılanlar ölüme,
Kılıç için ayrılanlar kılıca,
Kıtlık için ayrılanlar kıtlığa,
Sürgün için ayrılanlar sürgüne.’
“Onların başına dört tür yıkım getirmeye karar verdim” diyor RAB, “Öldürmek için kılıcı, paralamak için köpekleri, yiyip bitirmek, yok etmek için yırtıcı kuşlarla yabanıl hayvanları salacağım üzerlerine. Yahuda Kralı Hizkiya oğlu Manaşşe’nin Yeruşalim’de yaptıkları yüzünden bütün yeryüzü krallıklarını dehşete düşüreceğim.
“Kim acıyacak sana, ey Yeruşalim?
Kim yas tutacak senin için?
Hal hatır sormak için
Kim yolundan dönüp sana gelecek?
Sen beni reddettin” diyor RAB,
“Gerisingeri gidiyorsun.
Ben de elimi sana karşı kaldıracak,
Seni yok edeceğim;
Merhamet ede ede yoruldum.
Ülkenin kapılarında,
Halkımı yabayla savuracak,
Çocuksuz bırakacak, yok edeceğim;
Çünkü yollarından dönmediler.
Dul kadınlarının sayısı denizin kumundan çok olacak.
Gençlerinin annelerine
Öğle vakti yok ediciyi göndereceğim;
Üzerlerine ansızın acı, dehşet salacağım.