"Enter"a basıp içeriğe geçin

Buhari 7503

7503 Sufyân es-Sevrî’den (şöyle demiştir): Bana Mansûr ve Süleyman ibn Mıhrân el-A’meş; ikisi de İbrâhîm en-Nahaî’den; o da Abîde’den; o da Abdullah ibn Mes’ûd (radıyallahü anh)’dan şöyle tahdîs etti: Peygamber’e bir Yahûdî geldi de:

— Yâ Muhammed, Allah gökleri bir parmağında, Yer tabakalarını bir parmağında, dağları bir parmağında, bütün ağaçları bir parmağında, öbür mahlûkları da (beşinci) bir parmağında tutar, sonra: Melik ancak benim (bütün kâinatın hükümdarı ancak benim)! der, dedi.

Bu haber üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ağzının sonundaki dişleri görülünceye kadar güldü. Sonra da: “Allah’ın kadrini O’na lâyık olacak bir sûrette hükkıyle takdir edemediler… ” [el-En’âm: 91; el-Hacc: 74; (ez-Zumer: 67) âyetini okudu.

Yahya ibn Saîd el-Kattân bu hadîsi söyledi de bunda şunu ziyâde etti: Fudayl ibnu Iyâd, Mansür’dan; o da İbrahim’den; o da Abîde’den; o da Abdullah ibn Mes’ûd’dan: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Yahûdî âliminin (Tevrat’tan naklettiği) bu sözünden hoşlanarak ve onu tasdîk ederek, sondaki dişleri görülünceye kadar güldü” fıkrasını ziyâde etti.