"Enter"a basıp içeriğe geçin

Buhari 7443

Ve Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), atların ve diğerlerinin işlerini haber vermiştir. Bundan sonra kendisine eşeklerin durumu sorulduğunda, soranlara Yüce Allah’ın:

“İşte kim zerre ağırlığınca bir hayır yapıyorsa onu görecek, kim de zerre ağırlığınca şer yapıyorsa onu görecek” (ez-Zilzâl: 7-8) kavlini delâlet etti.

Yine Peygamber’e: Kelerin eti yenilir mi? diye soruldu da O: “Ben onu yemiyorum ve haram da kılmıyorum” buyurdu. Peygamber’in sofrasında keler yenildi de İbn Abbâs bununla kelerin haram olmadığını istidlal etti.

7443 Bana Mâlik, Zeyd ibn Eslem’den; o da Ebû Salih es-Semmân’dan; o da Ebû Hureyre (radıyallahü anh)’den tahdîs etti ki, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

— “At ırkı üç sınıf insan için olur; Bir kimse için ecirdir, bir kimse için (fakirlik ve ihtiyâcına) perdedir; bir kimse üzerinde ise vebaldir. At kendisi için hayır olan kimseye gelince, o öyle bir adamdır ki, atını Allah yolunda (cihâd için) bağlamıştır. Ve atını da (yani bağladığı ipini) bol otlu geniş bir sahada veya çayırlıkta uzatmıştır. Bu bol otlu sahadan veya çayırlıktan atın bu uzun ipinde iken yediği her ot, at sahibi için birer hasenedir. Hele bir de atın ipi kopsa da şahlanarak bir veya iki mil sevinç ile koşsa, yerde tırnaklarının bıraktığı izleri ve onun gübreleri de sahibi için haseneler olur. Bir de hayvan (bu arada) bir nehre uğrayıp da ondan su içerse -sahibi sulamak istememiş olsa bile- bu su da sahibi için haseneler olur. Binâenaleyh cihâd maksadıyle bağlanan bu gazâ atı, sahibi için büyük bir sevâbdır.

Bir kimse de atını (onunla kazanmak), insanlardan müstağni olmak, iffetini korumak için bağlar da sonra o kimse gerek hayvanlarının üzerindeki Allah hakkını, gerek arkalarına takatinden fazla yüklememeyi unutmazsa, bu at da o kimse için (fakirliğe karşı) bir perdedir.

Bir kimse de atını öğünmek için, gösteriş için bağlarsa, bu hayvan da onun için büyük bir günâhtır”.

Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’a merkeblerin hükmünden (yani onlardan zekât ve sâir vergiler olup olmadığı) soruldu. Resûlüllah:

— “Allahü Taâlâ bana onlar hakkında her hükmü toplayıcı bir vecize olan şu âyetten başka bir nass indirmedi: İşte kim zerre ağırlığınca bir hayır yapıyorsa onu görecek, kim de zerre ağırlığınca şerr yapıyorsa onu görecek” (ez-Zilzâl: 7-8) âyetlerini okudu.