Çünkü Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in: “Her kim bizim işimizin üzerinde olmadığı bir iş yaparsa, o reddedilmiştir” kavli vardır.
7437 Saîd ibnu’l-Müseyyeb şöyle tahdîs ediyordu: Ona Ebû Saîd el-Hudrî ile Ebû Hureyre (radıyallahü anh) şöyle tahdîs etmişlerdir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Ensâr’dan Adiyy oğulları’nın kardeşi olan (Savâd ibn Ğaziyye ismindeki bir) kimseyi Hayber üzerine harâc âmili ta’yîn edip gönderdi. Sonra bu zât Hayber’den Cenîb (denilen en iyi cins) hurma ile geldi. Rasûlüllah ona:
— “Hayber’in bütün hurmaları böyle midir?” diye sordu.
O sahâbî:
— Hayır vallahi, hepsi böyle değildir yâ Rasûlallah! Biz bu iyi hurmadan Bir sâ’ını (âdî hurmanın) iki sâ’ı karşılığında satınalırız, dedi.
Bunun üzerine Rasûlüllah:
— “Böyle yapmayın! Lâkin misli mukaabiliyle mislini satın alınız. Yâhud bu âdî hurmayı para ile satınız da, onun parasıyle şu iyi hurmadan satın alınız. Tartılan herşey böyledir” buyurdu (yani tartısına mukaabil tartılır, hiçbir fazlalık olmaksızın satılıp alınır).