6651 Bize Cerîr, Mansûr’dan; o da İbrahim’den; o da Abîde’den; o da Abdullah ibn Mes’ûd (radıyallahü anh)’dan tahdîs etti ki, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Ben ateş ehlinin cehennemden son çıkacak ve cennet ehlinin cennete son girecek olanını bilip duruyorum. Bu bir kimsedir ki, cehennemden emekliye emekliye çıkar. Yüce Allah ona:
— Git, cennete gir! buyurur.
O kimse cennete varır, ona öyle bir hayâl gelir ki, cennet dopdoludur (herkes kendilerine âid yerlerini almış, açık bir yer kalmamıştır). Dönüp:
— Yâ Rabb! Ben cenneti dopdolu buldum! der. Allah yine:
— Git, cennete gir! buyurur,
O kimse cennete varır. Yine cennet ona dopdolu gibi hayâl ettirilir. Dönüp:
— Yâ Rabb! Cenneti ben dopdolu buldum! der. Allah ona:
— Git, cennete gir! Dünyâ kadar ve dünyânın on misli kadar yer senindir -yahut: Dünyânın on misli kadar yer senindir-! buyurur.
O kul:
— Sen yegâne Melik olduğun hâlde benimle alay mı ediyorsun -yahut: Bana gülüyor musun-? der”.
Râvî dedi ki: (Bu ilâhî va’di o kimse alaya hamlettiğinden dolayı) Vallâhî Rasûlüllah’ın gerideki dişleri belirinceye kadar güldüğünü gördüm. Sahâbîler arasında:
— Cennet ehlinin en aşağı menzil sahibi, işte bu kimsedir! denilirdi.