“Bir selâm ile selâmlandığınız vakit, siz ondan daha güzeli ile alın veya onu ayniyle karşılayın…” (en-Nisâ: 86).
6302 Abdullah ibn Mes’ûd (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Bizler Peygamber’in beraberinde namaz kıldığımızda (oturduğumuz zaman):
— Kullarından evvel Allah’a selâm olsun, Cibril’e selâm olsun, Mîkâîl’e selâm olsun, fulân ve fulân meleklere selâm olsun, demiştik.
Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) namazdan çıkınca yüzünü bize döndürdü de:
— “Şübhesiz Selâm, Allah’ın kendisidir. Sizden herhangi biriniz namaz içinde oturduğu zaman ‘et-Tahıyyâtu lillâhi ve’s-salâvâtu ve’t-tayyibâtu. es-Selâmu aleyke eyyühe’n-Nebiyyu ve rahmetu’ttâhi ve berekâtuhû. es-Selâmu aleynâ ve alâ ibâdi’llâhi’s-sâlihîn’ desin. Çünkü o bunu söylediği zaman, gökte ve yerde olan her sâlih kula isabet etmiştir. Sonra da: ‘Eşhedu en lâ ilahe ille’llah ve eşhedu enne Muhammeden abduhû ve rasûluhu’ desin. Sonra bu tahiyyâtın ardından istediği duâ sözlerinden seçip tercih eder” buyurdu..