5948 Peygamber’in zevcesi Ümmü Seleme (radıyallahü anha), kendinin ve Ebû Seleme’nin kızı olan Zeyneb’e şöyle haber vermiştir; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) -Tâif muhasarası sırasında- Ümmü Seleme’nin yanında idi, evde de (kardeşim Abdullah ile) bir muhannes bulunuyordu. Bu muhannes, kardeşim Abdullah’a:
— Yâ Abdallah! Yarın size Tâif fethedilirse, ben sana Gaylân’ın (şişman) kızına delâlet ederim. O kız (semizlikten) dört kıvrımla karşılar ve sekiz kıvrımla da arkaya döner, deyiverdi.
Bunun üzerine Peygamber:
— “Bu kabil kimseler sakın sizin yanınıza bir daha girmesin!” buyurdu.
Ebû Abdillah el-Buhârî şöyle dedi: “Dört ile yönelir ve arkasına döner” demek “Karnının dört bükümü ile yönelir de kendisi bu bükümlerle yönelir gelir” demektir. “Sekiz ile arkasına döner” sözü de, bu dört bükümün kenarlarıyle arkasına döner rna’nâsınadır. Çünkü o bükümler kızın iki yanını da çepçevre kuşatmış ve birbirine katılmışlardır. (Yânı semizlikten dolayı karnı dört büklümdür. Arkadan bakılınca iki taraftan taşarak sekiz büklüm gürünür.) Müzekker olarak “Semânın” demiş, müennes olarak “Semâniyetun” dememiştir. “Etraf” kelimesinin tekili “Taraftır, bu da müzekkerdir. Çünkü o kimse “Semâniyete etrafın” demedi.