5923- Ve el-Leys şöyle dedi: Bana Abdullah ibnu Muleyke, Mısver ibn Mahrame’den tahdîs etti ki, babası Mahrame ona:
— Ey oğulcuğum! Peygamber’e bir çok kaftanlar geldiği, O’nun da bunları taksim ediyor olduğu haberi bana ulaştı. Haydi Peygamberin yanına beraber gidelim, demiştir.
Mısver dedi ki: Bunun üzerine biz gittik ve Peygamber’i evinde bulduk. Babam bana:
— Ey oğulcuğum! Peygamber’i bana çağır! dedi.
Ben Peygamber’i çağırmayı ağır buldum da Rasûlüllah’ı senin yanına mı çağırayım? dedim.
Babam tekrar bana:
— Ey oğulcuğum! (Haydi çağır!) Çünkü O bir cebbar değildir, dedi.
Bunun üzerine ben Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ı çağırdım.
Rasûlüllah, omuzlarında altın düğmelerle düğmelenip sağlamlaştırılmış dîbâcdan bir kaftan olduğu hâlde dışarı çıktı ve:
— “Yâ Mahrame! Bu, senin için saklamış olduğum kaftandır!” buyurdu da, o kaftanı Mahrame’ye verdi.