5550 Ebû Katâde’nin himayesindeki Nâfi’ ile Tev’eme’nin himayesinde bulunan Ebû Salih şöyle demişlerdir: Biz Ebû Katâde’den işittik, şöyle dedi: Ben Mekke ile Medine arasında (ki el-Kâha mevkiinde) Peygamber’in maiyyetinde idim. Peygamber ve sahâbîleri (Hudeybiye zamanında umre niyetiyle) ihrama girmişlerdi. Ben ise at üzerinde ihrâmsız bir adam idim. Ve ben o sırada dağlar üzerinde yükseklere çok çıkıcı bir kimse idim. Ben bu vaziyet üzere bulunduğum sırada insanların birşeye doğru şevkle bakmakta olduklarını gördüm. Ben de o şeye doğru bakmaya davrandım. Ve o şeyin bir yaban eşeği olduğunu gördüm. Arkadaşlarıma:
— Bu nedir? dedim. Onlar:
— Biz bilmeyiz! dediler. Ben:
— O bir yaban eşeğidir, dedim.
Onlar da:
— O, senin gördüğün şeydir, dediler. Ben kamçımı yerde unutmuştum. Onlara:
— Kamçımı bana uzatıp verin! dedim. Onlar:
— Biz o hayvan aleyhine sana yardım etmeyiz, dediler.
Ben de inip kamçımı kendim aldım. Sonra o hayvanın izi üzerinde atımı koşturdum. Çok olmadan hayvana yetiştim ve nihayet ayaklarından yaraladım (hareket edemedi). Akabinde arkadaşlarımın yanına geldim ve onlara:
— Haydi kalkın da yaban eşeğini yüklenip kaldırıverin! dedim. Onlar:
— Biz ona dokunmayız! dediler.
Bunun üzerine ben onu kendim, atıma yükledim ve sonunda onların yanına getirdim. Bâzıları onun etini yemekten çekindi, bâzıları da ondan yediler. Ben:
— Sizler için bunun yenilip yenilmeyeceğini Peygamber’den soracağım, dedim.
Ve Peygamber’e yetiştim de vâki’ olan işi kendisine söyledim. Peygamber. (sallallahü aleyhi ve sellem) bana:
— “Yanınızda ondan birşey var mı?” diye sordu. Ben:
— Evet, var, dedim. Peygamber:
— “Yiyiniz; o, Allah’ın sizlere rızk yaptığı bir yiyecektir” buyurdu .