5526 Bize Abdullah ibnu Avn, Enes ibn Sîrîn’den haber verdi ki, Enes ibn Mâlik (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Ebû Talha’nın hasta yatmakta olan bir oğlu vardı. Ebû Talha dışarı çıktı, ardından çocuk vefat etti. Ebû Talha dönüp geldiğinde:
— Oğlum ne yaptı, nasıl oldu? dedi. Ümmü Suleym:
— Çocuk, olduğundan daha sakin hâldedir, dedi.
Bundan sonra Ümmü Suleym, kocası Ebû Talha’ya akşam yemeğini takdîm etti, o da yemeği yedi. Sonra Ümmü Suleym ile cinsî münâsebet yaptı, Ebû Talha bu işi bitirip ayrılınca, Ümmü Suleym ona:
— Çocuğu defn et! dedi.
Ebû Talha sabaha ulaşınca Rasûlüllah’a geldi ve yaptıkları işi O’na haber verdi. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):
— “Siz bu gece cinsî münâsebet mi yaptınız?” buyurdu. Ebû Talha da:
— Evet, dedi. Rasûlüllah:
— “Yâ Allah! Bunlara bu gecelerini mübarek kıl!” diye dua etti. Ümmü Suleym sonra bir oğlan doğurdu.
Enes dedi ki: Ebû Talha:
— Bu çocuğu muhafaza et de böylece Peygamber’in yanına götür, dedi.
Enes de bu çocuğu Peygamber’e götürdü. Ümmü Suleym benim yanımda birkaç tane hurma da göndermişti. Peygamber çocuğu aldı da:
— “Enes’in yanında birşey var mı?” diye sordu. Oradakiler:
— Evet, hurmalar vardır, dediler.
Peygamber o hurmaları aldı, onları ağzında çiğneyip ezdi, sonra kendi ağzından aldı da onu çocuğun ağzının içine kattı ve damağını onunla ovaladı. Çocuğa da Abdullah adını verdi .